Biri gider, biri gelir…
Ne zaman "oh be" diye nefes almak üzere olduğunuzu ya da sırtınızdaki sıkıntı dolu çuvalı artık yere atacağınızı düşünseniz başka bir sıkıntı ile karşılaştığınızı görürsünüz ya. İşte tam da ondan bahsedeceğim size. Çünkü biri gitti derken öbürü çoktan gelmiş de bizim haberimiz sonradan olmuş, haberimiz yok.
Ankara’nın göbeğindeki bir evde, resmi nikâhlı bir kadının üzerine bir metres getirilmişti. Dört yıl önce sapkın babası, gurursuz annesinin üzerine getirdiği metresi nihayet evden kovmuştu. Sanki eve kraliyet nişanesi takarcasına törenlerle getirmemiş, onun için bütün ev ahalisinin hayatını rezil etmemiş gibi. Sanki onun bir dediğini iki etmeden, bütün isteklerini emir........
© Yeni Ankara
