menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Atatürk üzerinden ‘el yazmalı’ sahtekârlık

7 1
latest

Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün İslamiyet'e dair görüşleri, birbirine zıt kutupların bakış açısıyla tartışılıyor. Burada ilginç olan, ‘İslamcı’ ve ‘kökten laik’ iki zıt cenahın, Atatürk’ün inanç dünyasına dair ‘olumsuzlukta’ ittifak etmeleridir.

Kökten laikler, Atatürk’ün İslamiyetle bağının çok zayıf olduğunu, hatta din kavramına soğuk baktığını iddia ediyor. Dolayısıyla, ‘dini inançları zayıf’ bir Atatürk kurgusunu sahipleniyor.

Buna karşılık, İslamcı çizgidekiler, bilhassa Cumhuriyetin ilk yıllarındaki ifrata varan bazı uygulamaları da hesaba katarak, piyasaya sürülen ‘dine mesafeli Atatürk’ tanımlamasına dört elle sarılıyor.

Atatürk ile Müslümanlık arasına çekilmek istenen perde bazen öylesine koyulaşıyor ki; Gazi’nin geçmişine dair yalan yanlış ifadelere ve hatta aile yapısına dil uzatmaya kadar varıyor.

Yazık ki, her iki zıt taraf da, aralarındaki kavgayı ‘daha sağlam gerekçelere dayandırmak’ hesabıyla, ortaya atılan ‘İslam karşıtı Atatürk’ tasvirine sımsıkı sarılıyor.

Ortada, bu millete karşı kurulmuş bir tuzak var. İçimizdeki devşirilmiş hainler, Türk toplumunu birbirine karşı kışkırtmak gayesiyle, Atatürk üzerinden bir algı ameliyatı yürütüyor.

İslam ve Atatürk bağlamında piyasaya sürülen sahte veriler, bilgiler ve belgeler, kavgaya teşne taraflarca anında kapışılıyor. Sosyal medya denilen kontrolsüz ve sorumsuz alanın verdiği fırsatlar, başlatılan kavganın bol köpüklü olmasını sağlıyor.

Sahte bilgiler ve belgeler derken, lafın gelişi söylemedim. Bizzat muhatap olduğum bir ‘Atatürk ve İslam’ konulu sahtekârlık girişimini anlatacağım.

Tam tarihi hatırlamıyorum. Muhtemelen 2006 veya 2007 yılıydı. Türk Metal Sendikası’nda Basın Müşaviri olarak çalıştığım dönemdi.

Merhum........

© Yeni Ankara