Peygamberimizin “Kardeşlerimi özlüyorum” dediği ümmetiz!
Peygamberimizin “Kardeşlerimi özlüyorum” dediği ümmetiz!
YAŞAR DEĞİRMENCİ
Her geçen günde, her yaşanan olayda, her açmazımızda, her çıkmazımızda Peygamberimizin mesajına, tebliğine, telkinine, irşadına ihtiyacımız olduğunu bugün daha iyi anlıyoruz.
Veladet kandili, karanlık zamanlardan ışığın kaynağına yolculuk yaptığımız günlerin vesilesi olsun.
Gitgide ilkesizleşen, gücün ve güçlünün zorbalıkla sözünü dinlettiği bir dünyada zulmün, ahlaksızlığın, güvensizliğin yayıldığı bu “cinnet toplumu”nu ancak vahyin inşa ettiği, sünneti çağa taşıyan insanlar ‘cennet toplumu’na çevirebilir.
“İman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de gerçekten iman etmiş sayılmazsınız” diyen; mümini tarif ederken de “seven sevilen, dost olan, dostluk kurandır. Sevmeyen, sevilmeyende dost olmayan ve dostluk kurmayanda hayır yoktur” uyarısında bulunan bir Peygamberin doğum gecesi bugün. Bir yere yönetici gönderirken “Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız; müjdeleyiniz nefret ettirmeyiniz” buyuran bir Peygamberin veladeti bugün.
Her veladette Mekke’yi, Medine’yi, Kâbe’yi, Taif’i, Huneyn’i, Hayber’i, Hudeybiye’yi bir “şuur hâli” içerisinde hatırlasak. Verilen mücadele ve imtihanların benzerlerini bugün yaşayıp yaşamadığımızı sorsak kendi kendimize.
Nerede durduğumuzu sorgulasak. O kırılan, temizlenen putların çağımızdaki cahiliyesinden nasıl kurtulacağımızı düşünsek. Magazin, futbol, şehvet-şöhret-makam-mevki, kısaca dünyevîleşme putlarına esaretinden insanımızı kurtarmaya çalışsak. O günlerin putlarından zihinlerin putlarına kadar yaşanan süreci hatırlasak, sonra da o hayata kurban edilen nesilleri düşünüp kimseyi değil, kimsenin imanını değil; kendimizi yargılasak önce.
Sevgili Peygamberimizin veladeti (doğumu) kendimize dönmemizin vesile günleri olamaz mı? Silkinmemizin, iç muhasebe yapmamızın “zor zaman”ı aşmamızın, fıtratımıza uygun yolun adımlarını atmamızın günleri olamaz mı bugünler. “Sadece iman ettik demekle cennete gireceğinizi mi sandınız?” sualini soran Rabbimizin bu sualine hangi salih amellerimiz cevap olacak?
Peygamberimiz ne........© Yeni Akit
