Eğitim derdimiz değişmiyor bitmiyor!
Eğitim derdimiz değişmiyor bitmiyor!
Yaşar Değirmenci
Laikliğin ne olduğu ne olmadığı, muhtevası, unsurları, Batı’daki ve bizdeki tatbikatı; bu memlekette yıllarca konuşuldu, yazıldı, tartışıldı. Hemen şunu belirtmek istiyorum: Bizim aydınlarımız kadar az okuyan bir aydın kesimi hiçbir ülkede yoktur. “Aydın”ın yerine bir başka kelime bulmak ve mesela “okunmuş” demek ihtiyacını zaman zaman duymuşuzdur. Ama “az okuyan okumuş” nasıl olur ki? Prof. Mehmed Kaplan, “bizim aydınlarımızın okudukları kitapları sıralasanız, hepsi tarafından okunan 5 müşterek kitap ismi bulamazsınız” demişti. Bu hal de dünyanın hiçbir ülkesinde yoktur. Sıkıntı buradan doğuyor. Prof. Ali Fuat Başgil’in “Din ve Laiklik” adlı kitabını ve Peyami Safa’nın aynı konudaki yazılarını acaba aydınlarımızın kaçta kaçı okumuştur? Yakinen tanıdığım, üniversite mezunu kişiler var. Öğretmen, doktor, mühendis, iktisatçı vs. hiçbiri ders kitaplarının dışında, hiçbir ciddi eser ve yazı okumamışlardır. Ama konu açılınca, hepsi de iddialı görüşleri ileri sürer! Hiçbiri kültür Türkçesi’ni bilmez. Dini bilgiler sahasında hiçbiri “asgari zaruret” sınırına dahi ulaşamamışlardır. Kitap nedir, hadis nedir, ef’al-i mükellifin nedir, edile-i şeriyye nedir, fıkıh nedir, tasavvuf; hiçbiri bilmez. Dünya tarihini, Türk tarihini, İslam tarihini, vaktiyle ezberlenip unutulmuş bilgilerin tortuları ne ifade ediyorsa o kadar bilir, yani bilmez. Evet, sıkıntı buradan doğuyor. Üniversite, Yüksek Okul mezunu yakınlarımla zaman zaman konuşuruz. Ve her konuşmamızda, içimi hüzün kaplar. Okuyan, düşünen, okumayı, düşünmeyi hayatının bir parçası haline getirmiş üniversiteli yok maalesef! Devlet 16-18 yıl tahsil yaptırttığı üniversite mezunlarına (her sene 10........
© Yeni Akit
