menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Paketinizle 6284’e Dokunamayacaksınız

7 0
19.09.2025

Yargı Paketinden Çıkanlar

Cumhurbaşkanı yumuşama isteyen tarafmış gibi konuşmalar yaparken Kobane davasında cezalar hukuksuzca yağdı. Hukuk mu guguk mu dediğimiz anlar.

Numan Kurtulmuş o partiden bu partiye “sivil”-imsi Anayasa görüşmeleri yaparken 9. Yargı Paketi’ni haberlerden okuduk ki evlere şenlik. Yani Anayasayı değiştirmese de olur sanki. Ne torba kanun yöntemlerinin, ne de bu paketlerin bilmem kaçıncı sayılarının sınırı da yok gibi. Nitekim yerel seçimlerin yenilgisinin etkisi olacak ki artık yargı paketini yargı “reformu” diye süslemiyorlar bile.

Siyasi nüfuzunu yitirmekte olan iktidar görüyoruz ki dört elle zorbalığa yöneliyor.

Konu yumuşama, değil ki. Emekçi halkların, kadınların, gençlerin, LGBTİQ ’ların sertlik yumuşaklık sorunu yok. Açlık, eşitlik, özgürlük, adalet ve koca bir demokrasi sorunu var. Bir de başına zebellah gibi dikilmiş iktidar sorunu var.

Ahvalimiz böyle iken 9. Yargı Paketi’nin resmi olmayan taslağının içinden çıkan birkaç hususu ele alalım.

6284’e dokunamayacak,
Kadınları ölüme itemeyeceksiniz

Önce yaşamlarımızla oynamak anlamına gelecek maddeden başlıyorum ve öküz altında buzağı aramıyorum. Kadınların patır patır öldürüldüğü ülkemizde yaşam hakkımızdan başlayalım.

Adalet bakanı dünyanın sorunu diyor tamam da burda olanlara bakalım hele. Yaşamımızı koruyan elimizde kalan 6284 sayılı kadınları şiddetten koruyan kanuna el uzatmaya başlıyorlar.
6284 der ki: “6284 sayılı Kanun hükümlerine göre hakkında tedbir kararı verilen kimse, bu kararın gereklerine aykırı hareket etmesi hâlinde, fiili bir suç oluştursa bile ihlal edilen tedbirin niteliğine ve aykırılığın ağırlığına göre hâkim kararıyla üç günden on güne kadar zorlama hapsine tabi tutulacaktır”.

‘Fiili bir suç oluştursa bile’ demesine dikkatinizi çekmek istiyorum. Çünkü kadınlar için zorlama hapis kararının hayati anlamı, mantığı budur. Tıpkı kadınların beyanının dikkate alınıp 6284 kapsamında korunmasının hayati olması gibi. Şimdi ise yargı paketi taslağında kanunun 9. maddesi olan itiraza ilişkin kısmında sözde ufak bir düzeltme yapmak istiyorlar. Gerekçelerinden anlıyoruz ki orada “tedbir kararlarına itiraz” yazdığı için, zorlama hapis kararını kapsayıp kapsamadığı konusunda kafaları karışıyormuş hakimlerin! O sebeple de orayı ufak bir düzeltme ile “kararlara yapılan itiraz” diye değiştirmek istiyorlarmış. Yine gerekçeden anladığımız üzere Danıştay bir karar veriyor ve “yasada olmayan bir şeyi yönetmeliğine koyamazsın” diyor. Bizimkiler napıyor, o zaman yasayı değiştirip zorlama hapsine itiraz yolu açalım, diyor. Normlar hiyerarşisinin de başka yönden tepetaklak edilmesi değil de nedir?

Öncelikle her bir kanundaki her bir kelimenin bir anlamı vardır, kullanılıp kullanılmamasının da. Örneğin bakanlığın adından “kadın” kalkınca başımıza gelenleri biliyoruz. Kelimeler hayati ve önemli…

Bu düzenleme ufak bir düzenleme değil. 6284’e girmenin kapısıdır. Bu sebeple tek bir değişikliğe bile izin vermemeliyiz.........

© Yarın Haber