menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Alman işçi sınıfını enternasyonalist mi zannediyorsunuz?

17 1
27.10.2025

Yıldırım Koç yazdı…

www.yildirimkoc.com.tr

İşçi sınıflarının enternasyonalist olduğunu ileri sürenler bir hayal dünyasında yaşıyor. Enternasyonalistlik, farklı ülkelerin işçi sınıfları arasında kader ve mücadele birliğidir. Bazı kişilerin veya örgüt temsilcilerinin ara sıra bir araya gelip, “yaşasın işçi sınıfı enternasyonalizmi” demesiyle, işçi sınıflarının kader ve mücadele birliği sağlanmaz. Çeşitli ülkelerin işçi sınıfları arasında işbirliği, dayanışma ve yardımlaşma bile son derece sınırlı ve kısıtlıdır. Bu yardımlaşmalar sendikalar aracılığıyla ve eliyle gerçekleşir. Halbuki bu ülkelerde sendikalaşma oranları da düşüktür ve düşmeye devam etmektedir. Örneğin, Almanya’da sendikalaşma oranı 2000 yılında yüzde 22,0 iken, 2024 yılında yüzde 14,1’e kadar düşmüştür. Alman işçi sınıfı, bırakın başka ülkelerin işçi sınıflarıyla kader ve mücadele birliği içinde olmayı, kendi ülkesindeki tüm işçiler arasında bir kader ve mücadele birliği gerçekleştirememiştir. Özetle, işçi sınıflarının enternasyonalist olduğu veya olması gerektiğini ileri sürenler, gerçeklikten tümüyle kopuktur; rüyada gördüklerini gerçek sanmaktadır.

Emperyalist ülkelerde siyasi iktidarlar seçimlerle belirlenir. Bu seçimlerde oy kullananların da çok büyük bölümü, işçi sınıfının mensuplarıdır. Örneğin, 2023 yılında Almanya’da gelir getirici bir işte çalışanların yüzde 91,4’ü ücretlidir, işçi sınıfıdır. İşçi sınıflarının seçtiği siyasi örgütler, emperyalist politikalar izlemektedir. İşçi sınıflarının bu tercihi aptallık veya cahilliğin bir sonucu değildir. Emperyalist ülkelerin işçi sınıfları, kaderlerini başka ülkelerin işçi sınıflarıyla değil, kendi ülkelerinin sermayedarları ve devletleriyle bütünleştirmiştir. Bu gerçeğe gözlerini kapayarak çeşitli ülkelerin işçi sınıflarının kader ve mücadele birliği yaptığını (enternasyonalist olduğunu) ileri sürebilmek büyük bir beceridir.

Almanya işçi sınıfının davranışları da bu yönde oldu. 1961 yılında Berlin Duvarı’nın yapımı sonrasında Türkiye’den 1 milyondan fazla kişi, Federal Almanya’ya çalışmaya gitti. Bu insanlar, çok düşük ücretlerle ve kötü yaşama koşullarında çalıştı. Ancak Alman işçileri, tenezzül etmedikleri işleri yapan bu insanlarla bir dayanışma içine girmediler. Onların düşük ücretlerine, işyerlerinde uğradıkları haksızlıklara ve tıkıldıkları koğuş gibi odalardaki sıkıntılı yaşamlarına tepki göstermediler. Kendi ülkesindeki göçmen işçilerle böyle bir dayanışma içine girmeyen, kader ve mücadele ortaklığı yapmayan Alman işçilerinin başka ülkelerin işçi sınıflarıyla böyle bir ilişkiye gireceğini sanmak kadar büyük bir aymazlık olamaz.

Alman işçi sınıfının tarihi de bu tavrın örnekleriyle doludur.

Alman işçi sınıfı hareketi 19. yüzyılda gelişti ve bir dönem uluslararası işçi sınıfı........

© Veryansın TV