menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İnsanlığı kucaklayan Anadolu: Yunus Emre

10 3
17.04.2024

Toplumların kaderi büyük ölçüde, insanlık tarihinde meydana gelen bazı olayların doğurduğu sosyal, ekonomik, siyasal ve kültürel sonuçlar tarafından belirlenir. Bu olaylar elbette, oluş şekli ve süresi, neden-sonuç ilişkisinin doğası bakımından toplumdan topluma farklılık gösterir. Ne var ki bu farklılıklar, insanlık tarihinde bu olayların oynadığı rolde belirleyici olmaz. İbn Haldun (ö.1406) dediği gibi, “tarihsel olaylar suyun suya benzediği kadar birbirine benzer”.

Siyaset ve düşün yaşamının merkezi, Anadolu ve Güney İtalya kolonilerinden Yunan Yarımadasına kaymasıyla; Atina ve Isparta, gelişmekte olan yeni iktisadi ve siyasal güçleri çevrelerinde toplayan iki büyük eksen oluşturmasıyla,[2] Antik Yunan tarihinde Sofistlerle birlikte belirmeye başlayan işlevsel hümanizmin böylesine buhranlı bir dönemde ortaya çıktığını görüyoruz. Düşünce etkinliğindeki ağırlığın kolonilerden kıtaya kayması, aynı zamanda bu düşünce bunalımının da doğuşuna yol açmıştır. Kolonilerden geçen ticaret yollarının kıtaya ulaşmasıyla, kolonilerin siyasal önemindeki düşüşe koşut olarak, oralarda gelişen fikir akımlarıyla değer ölçütlerinin de güvenilirliği sarsılmış, kıta toplumu için bir düşünce ve manevi değerler bunalımı baş göstermiştir.[3]

Bu sosyo-kültürel çerçeve içinde yeni ilgi kutupları oluşmaya, yeni bir dünya görüşü yayılmaya başlar. Yüksek refah düzeyi, yaşamın sağladığı kolaylıklar, kolonilerden gelen çeşitli fikir akımlarının uyumsuzluğu ve çatışmaları, insanların ilgisini teorik bilgiden çok pratik bilgilere yöneltir. “Bilmek”ten çok “yapmak”, dünyayı “açıklamak”tan çok dünyayı “değiştirmek” özlemi sivrilir. İşte sofist düşünüşün temelinde yatan eğilimler böyledir.[4]

Sofistler, kolonilerden Yunan Yarımadasına taşınan insanlar ve fikirlerinin yarattığı bunalımı, insana ve onun işlevselliğine dayalı pratik eylemler üzerinden aşmaya çalışıyor; teorik düşünce tartışmalarını bir yana bırakıp yaşamın acil eylemselliği ekseninde pratik bir felsefe geliştirmeye çalışıyor. Onlara göre, dünya nedir, nasıl oluşmuştur, hakikat var mıdır, varsa nerededir gibi kuramsal ve metafiziksel sorunlarla uğraşmak boşunadır. Bu yüzden, insan yaşamının gündelik işleri ve insanın eylem odaklı değeri öne çıkıyor. Sonuçta Sofistler, Atina’dan tüm insanlığı ilgilendiren ve hala da ilgilendirmeye devam eden bu işlevsel hümanist mesajı veriyorlar.

Yunus Emre’nin yaşadığı 13. Yüzyılın ikinci yarısı ile 14. Yüzyılın başları, tam olarak değilse bile, Sofistler dönemine çok benzer yanlara sahiptir. Yunus Emre, Sadreddin-i Konevi, Tapduk Emre, Ahi Evren ve Hacı Bektaş-ı Veli ile birlikte, Haçlılarla Moğolların altüst ettiği Anadolu topraklarının-deyim yerindeyse-en önde gelen “sofist”lerinden sayılır.

Yunus Emre dönemini incelemek Anadolu’da kolonizatör Türk dervişleri olarak bilinen Ahi Evran, Barak Baba, Sarı Saltık ve Hacı Bektaş-ı Veli’yi bilmek demektir.

Moğol istilasıyla yurtlarından kopup gelen Türkmenler canlarını kurtarma telaşındaydılar ve her şeylerini bırakıp Anadolu’ya öyle geldiler. Hiçbir maddi varlığa sahip olmayan bu konar-göçer Türkmen grupları Anadolu’daki sosyal yapıyı da şu ya da bu şekilde etkilediler.[5]İşte Babailer isyanı böyle bir ortamda patlak verdi

Anadolu’daki şehirlerde refah içinde yaşayan halk ile bu yeni gelenler arasında ekonomik ve sosyal açıdan büyük bir uçurum oluştu. Maddi yoksulluk içindeki Türkmen grupları bu eksikliklerini manevi yönden giderme eğilimi içine girdiler ve bir kurtarıcı aramaya başladılar. İsyanın yarattığı olumsuz hava Moğollarla yapılan Kösedağ Savaşı sonrası daha da arttı. 1243 Kösedağ yenilgisinden sonra Anadolu Selçuklu devleti ve Anadolu toprakları Moğol tahakkümü altına girdi. XIII. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren Moğol baskısı giderek arttı. Geniş yetkilere sahip olan Moğol askeri valileri Anadolu’yu fiilen yönetmeye başladılar.[6]

Bu yüzyılda Anadolu yalnız siyasi, düşünsel ve kültürel........

© Veryansın TV


Get it on Google Play