menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ankara 5 senaryoyu konuşuyor! Zihinsel Devrim şart! Mafya itibarı! Eylül'de gel!

101 0
yesterday

“Doğrular ve yanlışlar yoktur, sadece yorumlar vardır.” der, Nietzsche...

Yorum tamam ama doğru- yanlış yoktur demek fazla iddialı bir yaklaşım değil mi? Çünkü doğru da yanlış da ezelden beri vardı. Filozoflar subjektif- objektif diye doğruyu inceltmeye çalışsalar da başarılı olamadılar.

Hakikat öyle basınçlı bir güç ki...

Muhatabını gerçek karşısında "bana göre, sana göre" saçmalamasına kadar götürebilir. Her konuda bana göre- sana göre demek insanlık suçudur.

Çocukları katledenler de 'bana göre!' diyorlar.

Bu bakış subjektif bakışı yok saymak değil, tersine gerçeğe bir saygı duruşudur..

* * *

Yaşasaydı sorardım Nietzsche'ye;

"Şayet doğru- yanlış yoksa yorumlar niye var?" Muhtemelen bu sözüme iyi bir yorum yapardı. Bu yorum, ya doğru ya da yanlış olurdu ama böylece kendini de tekzip ederdi.

Aslında mesele, doğru- yanlışla ne kadar ilgilendiğimiz.

Yanıt basit.

Çıkarımız el verdiği kadar!

Her şey çok karıştı.

Amansız bir şuur kaybı, hatta zehirlenmesi yaşıyor dünya.

İpe un seren bir serkeşlik var hepimizde.

Kalleşliği rutinleştiren hain bir dünya ile karşı karşıyayız...

Dünyayı hain yapan da biziz elbette.

Kedilerin, köpeklerin, kuşların haberi bile yok hain olduğumuzdan.

Vurunca, dövünce anlıyorlar insanın ne olduğunu...

Ama insan biliyor hain olduğunu...

* * *

İstisna falan değil, dünyanın ezici bir kısmı hain.

Hain kim?

Hain, kendisinden başkasını umursamayandır.

Hain, hain olduğunu bilmesine rağmen değilmiş gibi davranandır.

Hain, bir coğrafyayı pasta gibi bölmeye çalışandır.

Hain, ırkçı olandır...

Hain, kendisi gibi düşünmeyeni öteleyendir.

Hain, başka bir dine mensup diye kadın- çocuk öldürendir.

Hain, zayıfa vurmak.

Güçlüye........

© Turktime