Hayaller ve gerçekler
Kişi yeteneği üzerinde yoğunlaşıp odaklandığında, daima en iyi olur. Eğer yeteneğine hor bakıp ondan uzaklaşırsa, alelade olmaktan öte herkese sıkıntı verir. İşte bu yüzden niceleri yeteneğine uygun işler yapmadığı için hoşnutsuz bir toplum oluşmasına sebep oluyor. Kişi ne yaparsa yapsın en iyi olamaz. Asla bir doyum hissedemez. İşte bu yüzden çokları istemediği yerde. Kısacası olması gereken yerde değil. Aslında insanları yanıltan olumlu düşünce tekniği. Umuyor ki: "İleride belki işimi sevebilirim..." Bu tekniğe kapılanlar, kişiliklerinin olumsuz yönlerini bastırmak, perdelemek istemekteler. Hâlbuki insan hangi ruh hâlinde ise onu yansıtmasından daha doğal ne olabilir ki? İnsan kendisi olmak zorundadır. İşte o zaman hayatı gerilimsiz ve uyum içinde olacaktır. Aynı zamanda derin bir anlayış kazanacaktır. Bir makam için körü körüne beklentiye girmek de bilinçsizlikten başka bir şey değil. Adam tutuyor başındaki saça, gençliğine güveniyor. Kendisiyle ilgili gelecek hayali kurarken çevresinde bu tutum ve davranışı ile gerginliğe sebep oluyor. Böyle kimselerin hem bulundukları makama hem de ülkeye zarar verdikleri bir gerçek. Dünyanın gidişatı belli. "Kişisel çıkarlarım bunu gerektiriyor" diyorsa, hepimiz aynı........
© Türkiye
