menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

“Siz ağa gibi istiyorsunuz!..”

15 0
10.11.2025

Bir fakiri gördüm ki başını Kâbe’nin eşiğine koymuş idi. Ve yüzünü yere sürüyor, ağlıyor ve diyordu ki: “Ey Gafur, Ey Rahîm olan Rabbim! Sen, biliyorsun ki zalim ve cahil olan insandan ne zuhur eder ki, sana lâyık olsun. Hizmetteki kusur arzımı getirdim. Zira, tâatime güvenmem. Asiyeler, günahtan tövbe ederler. Arifler, ibadetten istiğfar ederler. Abidler taatin mükâfatını isterler. Tüccarlar, mallarının bahasını. Ben kulun ise ümit getirmişim. Taate değil, dilenciliğe yani niyaza gelmişim, ticarete değil. Bana şol bir şeyi ki sana, layıktır yapmak; o da dua. Bana şol birşey ki ben, o şeye lâyığım. Eğer oldurursan. Eğer afv buyurursan, yüzüm ve başım âstan (eşiğine) taziradedir. Kula, ferman olmaz. Her ne ki emir buyursun. Ben, onun üzerineyim. Yani ona, taat ederim. Kıta: “Kâbe, kapısında bir fakiri gördüm ki şöyle derdi:/ Hazin, hazin ağlardı. / Ben demem ki/ Taatimi kabul eyle!........

© Türkiye