Manavgat'ta yaz akşamı hülyası...
“Birbirlerine yaslanan omuzlar, hayatın yükünü paylaşacaklarının ilk işareti gibiydi...” Gün akşama dönüyordu… Güneşin son ışıkları gökyüzünü turuncu-mor bir tabloya çevirmişti. Manavgat’ın buhurdan gibi tüten yaz akşamlarından biriydi; yine de arada bir sıcak meltem yüzlere dokunuyor, eski günlerden fısıltılar getiriyordu sanki. Gri saçlı güngörmüş insanların omuzlarında geçmişin hikâyeleri, gözlerinde ise çocukluk anılarının puslu izleri… Annelerimiz, başörtüleriyle, oturdukları sandalyede hayatın zorluklarına karşı mukavemetin ve vakarın sembolü gibiydiler. Aralarında, yıllar önce birbirlerine "hayırlı sabahlar" demeden güne başlamayan komşuları da vardı. Yanlarındaki genç kadınlar, aile geleneğini sürdüren birer halkaydı artık; yanlarında ise........
© Türkiye
