Kepçe düdüğü
“Kepçe düdüğü duyar duymaz neredeysem oradan koşar, kepçenin yanına giderdim.” Konya’nın Ereğli ilçesinde doğdum. Hâlâ gözümde canlanır: Gecekondular, müstakil evler, açık kapılar, birbirini tanıyan ve seven insanlar… Öyle eski zamanlar değil, doksanlı yıllardı. Mahallede herkes birbirine gider gelir, kimse kimseye yabancı değildi. Üç kardeştik. Ben görme engelli bir çocuk olarak dünyaya geldim. Yedi yaşıma geldiğimde, ailemden ayrılıp başka bir şehirde okumam gerekecekti. Ama ayrılıklardan önce de ümitlerim vardı. Tıpkı yaşıtlarım gibi… Araba sürmek isterdim. Ama en çok da kepçe sürmek… Çocukluğumda hatırladığım tek oyuncağım bir tüp arabasıydı. Oyuncağım yoktu ama hayallerim vardı. Biz zengin değildik. Ama mahallemiz güven ve sevgiyle zengindi. O yıllarda evimize elektrik yeni gelmişti. Mahallemize........
© Türkiye
