"Şunu baştan anlat, benim vaktim de, sabrım da var"
Mütevâzı bir hayattan renkli, ışıltılı insanların arasında bocalamadan hedeflerine varmak ayrı bir kâbiliyet istiyordu. Gönül buluşmak ister, Durup konuşmak ister, Dayanamaz, meraklı, Hemen kavuşmak ister. - Bir gün bir arkadaşla sohbet ederken setlerde olan biteni anlattım. O da; “Karşılaştığın problemleri geç, fakat hoş olanları, aynen yaz, arz et. Anlattıkların sıradan işler değil" dedi; hem akıl, hem de kuvvet verdi. Ben de sırasıyla yazdım, Enver Abimize takdim ettim. Hemen okumuşlar. Akşam çıkarlarken uzaktan görünce ceketinin dış cebini gösterip; ‘Yazdıkların burada, takdim edeceğim' diyerek iltifat ettiler. - Eee! Meraktan çatlayacağım! - Nereden başlasam acaba? - Tam baştan anlat benim vaktim de, sabrım da var. - Demek çok merak ediyorsun Erol abim. - Tabii ki! - Bir kere şunu söyleyeyim; film sektöründe çalışanlar çok karışık, iyisi de problemli olanı da var. - Az çok tahmin ediyorum. Hakikaten her şey karışmış vaziyette. Nasıl ettin de işin içinden........
© Türkiye
