menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Off, gençliğim eyvah!..

21 32
11.09.2025

Bundan yüz on sene evvel, Türk gençliğinin üzerine kâbus gibi çöken, dünya harbinin feci tahribatına acıklı türküler yakılıyordu… Çanakkale içinde vurdular beni, ölmeden mezara koydular beni. Off, gençliğim eyvah!

Henüz hayatının baharında, orta öğretim çağında; ebeveynlerinin göz bebeği, imkânlar dâhilinde istikbale hazırlanan en genç kuşağımızı vurdu Çanakkale Harbi!.. Asgari bir askerlik eğitimi alma fırsatı bile bulamadan cepheye sürüldü o genç kuşak… Kimisi hayatında ilk defa eline silah alıyordu. Kimininse boyu dahi tüfekten kısa kalıyordu! Öyle bir felaketti işte… “Çanakkale içinde vurdular beni, ölmeden mezara koydular beni. Off, gençliğim eyvah!” Tam yüz on sene yani dört kuşak evvel; dünya siyasi ve askerî şartlarının gerektiği gibi değerlendirilememesinin sonucu olarak, memleketimiz bu felaketi yaşamıştı. Bu derin yaranın sızısını hâlâ hissediyoruz. Şöyle ki, ülkenin istikbali olan gençliğin kıymeti ve ne mana ifade ettiği, tek başına ve en çarpıcı şekilde Çanakkale Harbi hikâyesinde mevcuttur… Ve bugün bu kıymetli gençliğimiz çok daha büyük, çok daha sinsi ve çok daha tehlikeli bir felaketle yüz yüze gelmiş bulunuyor… Bir değil birden çok ve her biri diğerinden daha vahim boyutta, çok yönlü bir açık saldırı atında gençliğimiz… Fiziki ve ruhi gelişmesini henüz ikmal etmemiş, dolayısıyla önemli konularda karar verme ve uygun davranış gösterme bakımından bilgisiz ve tecrübesiz, çabuk heyecanlanabilen, kolaylıkla başkasının etkisi altında kalabilen zayıf konumdaki kırılgan bir kişilik. Yani gençlik… Ve bu gençliğe musallat olmuş türlü türlü sinsi odaklar… Bu zavallı gençleri kullanarak, onların sırtından alçakça ve aşağılık şekilde menfaat........

© Türkiye