CHP’nin cumhurbaşkanı adayı kim?!
Soru şimdilik size tuhaf gelebilir… Zira “örgüt denetiminde ön seçim” ile belirlenen, Parti Meclisi’nde de bütün vekillerin onayıyla tasdik edilen ve ilan edilen aday Ekrem İmamoğlu. Velakin bu hamur daha çok su kaldırır!..
Siyasette 24 saat bile çok uzun zamandır… Fevkalade dinamik bir saha olması hasebiyle, her an her şey olabilir. Bu yüzden de iddialı ve hırslı siyasiler, müstakbel hedeflerine ulaşmak için zamana karşı yarış içine girerler. Zamana karşı yarış tabiatıyla zor ve riskli bir şey. Çoğu kere belirlenen hedeflere ulaşmak mümkün olmaz. Yani şartları ne kadar zorlasa da, hedefi ıskalayan siyasetçilerin sayısı pek fazladır. Kaşla göz arasında o kadar çok şey değişir ki, belli hedef peşinde koşanlar, hiç hesaba katmadıkları sonuçlarla yüz yüze gelmekten kurtulamaz… Bu kadar girizgâh yeter. Müşahhas duruma bakalım. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu acelenin de ötesinde, acul bir şekilde adaylığını ilan ettirdi. Bu aciliyetin sebebi konusunda rivayetler muhtelif. İmamoğlu’nun kendisine bakılırsa, yola erken çıkmak gerekiyordu. Hatta daha önceki seçimlerde adayın açıklanması geciktiği için yarış kaybedilmişti… Zahirde böyle diyordu, ama asıl kaygısı, adaylığı parti içinde erkenden temin edip garantiye almak istiyordu. Hatta bu hususta, rakibi ABB Başkanı Mansur Yavaş’ı kolayca saf dışı bırakıp, herhangi bir rekabet riskiyle karşılaşmak istemiyordu. İlk etapta bunu da başardı doğrusu. Mansur Yavaş hayli manevra yapmakla birlikte, İmamoğlu’nun tek aday olarak resmen ve fiilen öne çıkmasına mâni olamadı. Sadece ülke gündemini bahane ederek, memnuniyetsizliğini izhar etti. Ancak sonuç değişmedi. Gelgelelim İmamoğlu’nun seçimlere daha üç sene gibi bir zaman varken, bu kadar acele etmesinin gerçek sebebi çok başkaydı. Sezgin Tanrıkulu gibi bazı CHP’lilerin ağzından kaçırdığı üzere, asıl gayret İmamoğlu’na bir zırh sağlamaktı. Başına gelecekleri bildiği ve beklediği için; ana muhalefet partisinin cumhurbaşkanı adayı olursa, yolsuzluk........
© Türkiye
