menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Göbeklitepe’den bugüne binlerce yıllık sofra

28 1
27.09.2025

Anadolu, Göbeklitepe’den Çatalhöyük ve Alacahöyük’e uzanan binlerce yıllık tarih boyunca tahıl temelli beslenme ve bilinçli yemek pişirme kültürünün geliştiği bir uygarlık merkezi olmuştur. Neolitik dönemden Hititlere kadar devam eden süreç; fırınlar, tahıl depoları ve zengin yiyecek çeşitleriyle Anadolu’nun gastronomik mirasını oluşturmuştur.

Göbeklitepe

ŞANLI URFA

(GÖBEKLİTEPE):

Hazreti İbrahim peygamberin doğduğu, Hazreti Yakup ile Hazreti Eyüp’ün yaşadığı ve Hazreti İsa’nın kutsadığı şehir ŞANLIURFA. Artık insanlık tarihi ile ilgili tüm arkeolojik kabuller ve yiyecek içeceğe dair bilinenler yeniden gözden geçirilecek. Çünkü artık Göbeklitepe var. Göbeklitepe, Bereketli Hilal olarak da bilinen Mezopotamya’nın Fırat ve Dicle nehirleri ile filizlenen bir parçasıdır. Bereketli Hilal, uygarlığın başlangıç noktası hatta birçok anlamda tarihin sıfır noktası. İngiltere’deki Stonehenge’den yaklaşık 7.000, Mısır piramitlerinden ise yaklaşık 7.500 yıl daha eski olan Göbeklitepe, Anadolu’nun uygarlık tarihindeki yerini göstermesi bakımından ayrı bir öneme sahiptir. Şüphesiz ki bilinçli yeme ve içme hadisesinin de başlangıç noktalarından biridir.

İLK İZLER 1958’DE BULUNDU

KONYA (ÇATALHÖYÜK):

İç Anadolu’da 9.000 yıl öncesine ait tarımsal bir toplumun izlerini barındıran Çatalhöyük, biri doğuda biri de batıda olmak üzere iki höyükten oluşmaktadır. Buradaki insan yerleşimi, MÖ 7.400-5.500 yılları arasında varlığını sürdürmüştür. Çatalhöyük’e ait izler ilk olarak 1958 yılında James Mellaart tarafından Konya Ovası’nda yapılan araştırmalar esnasında bulunmuş.

Çatalhöyük

Çatalhöyük’te ele geçen maddi kalıntıların zenginliği, Neolitik Çağ yerleşimleri arasında rakipsizdir. Parlak döneminde yaklaşık 5-6 bin kişilik (1.000 ev) bir nüfusa sahip olan Çatalhöyük, çeşitli tarihlerde veya dönemlerde bir köy değil, döneminin kentidir. Bulgular açısından değerlendirildiğinde âdeta bir metropol niteliği taşır. Genellikle damları ana odaya göre daha alçak olan ikinci odalar kiler, yani depo işlevi görürken yiyecekler ve buğdayın burada depolandığı düşünülmektedir.

FIRIN ÇOK KIYMETLİ

Arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılan en büyük ve en ilginç yerleşim birimlerinden biri olan Çatalhöyük’te insanlar, zamanlarının büyük bölümünü tahıl (emmer, ekmek buğdayı, einkorn, çıplak arpa) ve baklagillerin (acı burçak, mercimek, bezelye, nohut) yetiştirildiği tarlaları biçmek ve hasat etmekle geçirmiştir. Çatalhöyük insanın hayatında hem yemek pişirme hem de ısınma gibi önemli bir role sahip olan fırınların varlığı çok kıymetli bir gastronomi........

© Türkiye