menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Türkeş’i istismar edenler yine ayyuka çıktı!

39 1
07.05.2025

Başbuğ Alparslan Türkeş, 8 Nisan 1997 tarihinde Anıttepe’deki kabrinde toprağa verildiği günden bu yana, mezarın korunması, temizliği, tadilatı ve çevre düzenlemesi tamamen Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) tarafından doğal olarak üstlenilmiştir. Ülkü Ocakları’na mensup gençler ise yaz-kış demeden yirmi dört saat kabrinde nöbet tutmaktadır.

Bazı kişiler, Başbuğ Alparslan Türkeş’in adını istismar etmek için kabrinde zaman zaman provokasyon yaratmaya çalışmaktadır. Geçtiğimiz günlerde, (İP) milletvekili Ayyüce Taş, partisinin 3 Mayıs Milliyetçiler Günü’ne yönelik özel bir istismar girişimiyle bu rolü üstlenmiştir. Programın ardından mezara gelen Taş, danışmanı ve şoförüyle birlikte nöbet tutan Ülkü Ocakları gençlerine saygısızlık etmiş ve bu tutumuyla orada gerginliğe yol açmıştır. Olayın ardından Taş, CHP’ye yakın medyaya telefonla ulaşarak istismarı daha geniş kitlelere yaymaya çalışmıştır. Partisi de sosyal medya ve CHP’ye yakın medya üzerinden bu olayı körüklemek için her türlü çirkef yönteme başvurmuştur.

Ertesi gün, bir muhabirin Ayyüce Taş’a, “Sekiz kişi yaralandı deniliyor. Korumalarınız ve danışmanlarınızın durumu nasıl?” sorusuna verdiği yanıt ise şu şekilde olmuştur:

“Öyle ağır bir durum yok, işin magazin tarafı önemli, buna odaklanmak lazım,” diyerek gülmüştür.

İP Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, bu istismarı daha da ileri taşımak için, “Abdullah Öcalan denen caniyi ‘Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gelsin konuşsun’ diye davet edenler, Alparslan Türkeş’in kabrini onun kızına ve Türk milliyetçilerine yasaklayamazlar!” şeklinde bir açıklama yapmıştır. Oysa Ayyüce Taş, mezarın başında poz verip telefon görüşmeleri yaptıktan sonra ayrılmıştı.

Dervişoğlu, istismar ve tahrik arayışını sürdürerek, “Devletin oradaki düzenlemelere bizzat el atması gerektiğini düşünüyoruz. Oranın anıt mezar statüsüne kavuşturulması ve güvenliğinin devlet tarafından sağlanması için hukuki girişimleri aileyle birlikte başlatacağımızı buradan bildiriyoruz,” demiştir.

Yirmi sekiz yıldır MHP ve Ülkü Ocakları, Başbuğ Alparslan Türkeş’in kabrini gözü gibi korumakta, mezardaki her türlü siyasi ve kişisel istismara karşı barikat kurmaktadır. Müsavat Dervişoğlu ise yirmi sekiz yıl sonra Halk TV ekranlarında mezar üzerinden bu tür “hukuki girişim” nutukları atmaktadır. Peki, bu istismarı genişletmek için yayına çıktığı televizyon kanalı hangisidir?

Bir programında, Başbuğ Alparslan Türkeş’in fotoğrafını ekrana getirerek, “Türkeş, milliyetçilik hastalığını, ırkçılık hastalığını bu ülkenin milyonlarca evladının zihnine bolca dökmüş, sırf o ‘biz bu ülkeyi herkesten daha fazla seviyoruz’ tuhaflığıyla milyonlarca gencin hayatını karartmıştır. Şu anda biliyorum ki onlar da benim gibi büyük bir hayal kırıklığı yaşıyor,” şeklinde hakaretler savuran ve kin kusan, CHP’ye yakın Halk TV olmuştur. Gerek Müsavat Dervişoğlu’nun gerekse Ayyüce Taş’ın ömrü, Başbuğ Alparslan Türkeş’e bu hakaretleri eden Halk TV’de yayına çıkmakla geçmiştir. Halk TV, Başbuğ Alparslan Türkeş’e bu hakaretleri savururken, Müsavat Dervişoğlu ya da Ayyüce Taş’tan herhangi bir tepki veya özür çağrısı gelmiş midir? Ben görmedim ve duymadım.

Sürekli yayına çıktıkları Halk TV, Başbuğ Türkeş’e bu hakaretleri ederken, bir yandan da başkalarını Türkeş düşmanı gibi gösterip istismar peşinde koşmaktadırlar. Ancak Ayyüce Taş’ın bu konuda hiçbir hassasiyeti........

© Türkgün