menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Terörsüz Türkiye” hedefine neden düşmanlar?

29 4
04.06.2025

“Terörsüz Türkiye” hedefine giden yolda, terör örgütü PKK’ya silah bıraktırma ve örgütü feshetme stratejilerinin geliştirilmeye başlandığı ilk aylarda, MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, sürecin anlamını ve odak noktasını şu sözlerle ifade etmişti:
“Manasız kuşkulara, maksatlı kurcalamalara ve mesnetsiz kuruntulara yer yoktur. Ortada yeni bir çözüm veya açılım diye bir süreç kesinlikle bulunmamaktadır. Olan ve olması gereken; millî beka ve geleceğimiz adına muhatapların aktif, ön şartsız, hesapsız, hilesiz, güven verici ve samimi bir şekilde devreye girmesidir. Oyalanacak ve israf edilecek vakit kalmamıştır.”

Türkiye üzerinde kirli hesapları olmayan, siyasi menfaat peşinde koşmayan ve emperyalist odaklara hizmet etmeyen herkesin yapması gereken tek şey; yarım asırdır ülkemize maddi ve manevi büyük kayıplar yaşatan terörü sonlandırmak için “Terörsüz Türkiye” hedefi etrafında kenetlenmektir.

Bu hedefe ulaşmak elbette kolay olmayacaktır. Meşakkatli bir yoldur. Ancak bu yoldan asla geri dönülmemeli, bu hedeften asla vazgeçilmemelidir. Zira bu yola, “Niyet hayır, akıbet hayır” inancı ve samimiyetiyle çıkılmıştır. Şüphesiz, bu hedefi baltalamak isteyen odaklar devreye girecek, çeşitli provokasyonlarla süreci sekteye uğratmak isteyeceklerdir.

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “Usul ve üslup kazalarına meydan vermeden, açık ve şeffaf biçimde, dayatma ve saklı gündemleri dışlayarak ülkemize ve ülkülerimize şuurla sahip çıkılmalıdır.” Şeklindeki uyarısı bu açıdan çok önemlidir.

Ancak Türkiye’de herkes, etnik kökeni ne olursa olsun, “Terörsüz Türkiye” idealine kenetlenirse ve terörün yol açtığı acılara son vermek için güçlü bir toplumsal irade ortaya koyarsa; terör, bölücülük ve ayrışma tamamen son bulacaktır.

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, bu sürecin başarıya ulaşması adına özenli bir dil kullanmakta; yapıcı, hassas ve kucaklayıcı bir tutum sergilemektedir. Bu yaklaşımın aksine hareket edenler ise, “Terörsüz Türkiye” idealinin başarıya ulaşmasını istemeyen çevrelerin bir parçası hâline gelmektedir.

Burada söz konusu olan bir yapboz ya da çocuk oyuncağı değildir. Türk’üyle, Kürt’üyle; on binlerce canımızı yitirdiğimiz, binlerce askerimizi, polisimizi, korucumuzu şehit verdiğimiz, sayısız ailenin ocağına ateş düşüren, çocukları yetim ve öksüz bırakan, sakat kalan bedenlere ve yıkılan hayallere sebep olan kanlı bir terör belasıyla karşı karşıyayız.

Terörle mücadelenin teknolojik ve silahlı boyutunda önemli bir başarı seviyesine ulaşan Türk devleti ve ona yön veren Cumhur İttifakı, şimdi de PKK terör örgütünün ve uzantılarının tamamen tasfiyesini hedeflemektedir. Bu doğrultuda, merkezine Türkiye’yi alan “Terörsüz Türkiye” vizyonu ortaya konulmuş; İran, Irak ve Suriye hattında terör örgütlerinin ortadan kaldırılması nihai hedef olarak belirlenmiştir.

İnsan olan, huzur arayan; toplumsal dayanışma isteyen, Türk milletinin iç cephesinin güçlü olmasını dileyen, komşu ülkelerle güven ve barış ikliminde diyalog kurmayı arzulayan; sınırlarımızdaki........

© Türkgün