menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kamışlı’daki ABD ve İsrail taşeronluğu

28 1
wednesday

“Terörsüz Türkiye” hedefi, terör örgütü PKK’nın komşu ülkelerde kaos, kargaşa ve ayrışma yaratma misyonunu ortadan kaldırmaya yönelik çabalarla şekillenmektedir. Bu süreçte PKK’yı kullanan ve yönlendiren iç ve dış güçler, Türkiye’nin kararlı tutumundan ciddi şekilde rahatsız olmaktadır.

Türkiye’de sağduyu sahibi herkes, bu hedefin ardındaki sebep-sonuç ilişkisini kavramış ve “Terörsüz Türkiye” idealinin gerçekleşmesi için çaba göstermektedir. Ancak bazı çevreler, adeta PKK’nın eylemlerini sürdürmesini istercesine, atılan her adımı yalan ve iftiralarla karalamaya çalışmaktadır.

Oysa bu hedefin gerçekleşmesi, Türk milletinin ortak zaferi olacaktır. Türk-Kürt kardeşliği daha da güçlenecek, toplumsal barış pekişecektir. Buna rağmen bazı kesimler, “DEM Parti’ye neden teröre karşı duruş sergileyin, Türkiye partisi olun çağrısı yaptınız?” gibi akıl dışı söylemler üretmeye devam etmektedir. Ne var ki, iş DEM Parti ile ittifaka geldiğinde bu çevrelerin hiçbir kaygı taşımadığı da açıkça görülmektedir.

“Terörsüz Türkiye” hedefi, pazarlıksız bir kararlılıkla başlamış ve aynı şekilde devam etmektedir. Bu yönüyle milli duruşun tartışmasız olduğu açıktır. Ancak bu süreci içeriden ve dışarıdan engellemek isteyenler olacaktır. Terör örgütü PKK’yı bölgesel bir aparat olarak kullanmayı sürdürmeyi hedefleyen odaklar da boş durmayacaktır.

MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin açıklamalarında da vurgulandığı üzere, Suriye’nin Kamışlı kentinde, ABD ve Fransa’nın teşvikiyle ENKS ve PYD tarafından düzenlenen “Birlik ve Ortak Tutum Konferansı”nda bölücü talepler dile getirilmiş, Suriye’nin siyasi ve toprak bütünlüğüne aykırı kararlar alınmıştır. Bu durum, emperyalist müdahalelerin ve terör uzantılarının hâlâ aktif olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir.

Terör örgütü PKK’nın kurucusu Öcalan “Ayrı ulus-devlet, federasyon, idari özerklik ve kültürel çözümler, tarihsel toplum sosyolojisine cevap olamaz” şeklindeki açıklamasının devamında “Devlet ve toplumla........

© Türkgün