menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Cem Yılmaz’a bile neler yaptılar baksanıza…

33 5
11.04.2025

İBB’ye yönelik “rüşvet, yolsuzluk ve terör” operasyonunun ardından sergilenen eylem ve söylemler, demokrasi ve özgürlük kavramlarını en çok istismar eden CHP’nin faşist ve dayatmacı yönünü bir kez daha gözler önüne serdi. Zaten kendilerinden olmayanlara nasıl davrandıkları az çok biliniyordu; ancak kendi saflarında yer alanlara, siyasi yaklaşımlarına tam uyum göstermedikleri yahut istedikleri gibi yönlendiremedikleri anda nasıl bir tavır aldıkları da bu süreçte açıkça ortaya çıktı.
Bu dönemde, yalnızca “rüşvet, yolsuzluk ve terör” suçlamalarına muhatap olan Ekrem İmamoğlu’na propaganda desteği vermedikleri gerekçesiyle bazı sanatçılara yönelik sosyal medyada linç kampanyalarına tanıklık ettik. Bu sanatçılardan biri apolitik duruşuyla bilinen Gökhan Ünver, diğeri ise CHP’ye her zaman açık destek vermiş olan Cem Yılmaz’dı. Biri “kendilerinden olmayan”, diğeri ise “kendilerinden sayılan” iki komedyen…
Her iki isim de CHP’nin radikal ve hoşgörüsüz bir kesimi tarafından başlatılan linç kampanyaları nedeniyle sosyal medya (Twitter, X) hesaplarını kapatmak zorunda kaldı.

Cem Yılmaz, CHP’ye destek açıklamaları yapmasına rağmen söz konusu tahammülsüz kitleyi memnun edemediği için; gördüğü baskılar, yazılan yorumlardan bunalarak, milyonlarca takipçisinin bulunduğu hesabını kapattı.
Cem Yılmaz’ın bu süreçte yaşadıklarını ibretle takip ediyorum.

16 milyon takipçili sosyal medya hesabını kapatması, aklıma ATO Congresium’da sahne aldığı son gösterisini getirdi. O gösteriyi, ATO Congresium Yönetim Kurulu Başkanı Eyyup Yıldız’ın davetlisi olarak salonda bizzat izlemiştim.
Cem Yılmaz, sahnedeyken sık sık hükümetin baskıcı ve özgürlükleri kısıtlayıcı bir tutum içinde olduğunu vurguluyor; ellerini kelepçe pozisyonuna getirerek, salonun bulunduğu binanın çaprazında yer alan AK Parti Genel Merkezi’ne yönelik mimiklerle göndermelerde bulunuyordu. Gösteriye katılan CHP’li kitle ise bu göndermeleri adeta çılgınca alkışlıyordu.
Ancak kaderin cilvesine bakın ki; baskıcı olmakla eleştirdiği iktidara taş atan Cem Yılmaz, CHP'nin “yolsuzluk, rüşvet ve terör” suçlamaları karşısında yeterince net tavır almadığı gerekçesiyle kendi kitlesi tarafından baskıya maruz kaldı. Ve sonunda, özgürlükçü olduğunu iddia eden kesimin linç kültürü nedeniyle sosyal medya hesabını kapattı.
CHP’nin tahammülsüz ve fanatik kitlesinden gelen baskılar yoğunlaşınca, Cem Yılmaz sosyal medya üzerinden şu sözlerle kendini savundu:
“Benim menajerim yok, hiç olmadı. Canım ne zaman........

© Türkgün