menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kentini dönüştüremeyen kendini dönüştüremez

20 13
14.02.2025

Cumhurbaşkanlığı seçimleri, adayın tespiti ve belirlenme yöntemlerinin nasıl gerçekleşeceği yasalarımızda net olarak yer almasına rağmen tartışma odağı haline gelen bazı konuların halen netlik taşımıyor.

Siyasi partilerin aday belirleme süreçlerinde izlediği yöntemlerin ne kadar hukuki bir zeminde yürütüldüğü, ne kadar güvenilir olduğu ya da ne kadar meşru olduğu hakkında tartışmalar var.

Bunun yanı sıra adayın kimliği, görevi ve buna bağlı olarak propaganda süreci kişilere göre değişiklik gösteriyor. CHP’de yaşanan erken aday belirleme süreci ve ön seçim yönetimi bu durumu daha da belirgin hale getirdi.

Örneğin bir partinin Genel Başkanı seçimlerin ne zaman yapılacağından bağımsız olarak parti politikalarını her ortam ve zaman diliminde dile getirilebilir eleştiri, öneri ve tespitlerini parti adına kamuoyu ile paylaşabilir. Bu durum hiçbir zaman yadırganmaz, çünkü delegenin oyunu alırken parti genel başkanı olmak ve bunun gereklerini yerine getirmek için yetki almıştır.

Mahalli İdare Seçimlerinde muhtar, belediye meclis üyesi, belediye başkanı da seçmenden bu görevleri yürütmek için yetki istemiş ve seçilmiştir. Doğal olarak bu kişilerin kendi yetki ve görev alanlarını bırakıp farklı bir görev talebiyle gündeme gelmeleri kabul edilebilir bir durum değildir. Bu durum bir matematik öğretmeninin derslerini aksatıp imamlık yapmaya başlaması ya da bir gıda mühendisinin işlerini bırakıp inşaat mühendisliği yapmaya çalışması kadar yanlıştır. Peki, bu hevesleri taşıyamazlar mı? Elbette taşıyabilirler ancak görevlerinden........

© Türkgün