menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Türk devletlerinin Güney Kıbrıs'ı tanıması

15 0
05.04.2025

Üç Türk devletinin KKTC'yi tanımayıp Rumları tanımaları Türk dünyasında sarsıcı bir etki yarattı. Peki neden böyle oldu?

Türk Devletleri Örgütü toplantılarında Türkiye'nin aşırı baskısıyla KKTC gözlemci üye olarak kabul edildi. Aslında bu şu anki uluslararası hukuka göre tartışmalı bir uygulama. KKTC'yi tanıyan ya da tanıma yolunda adımlar atan her ülke büyük yaptırımlarla karşı karşıya kalır. Çünkü KKTC, Türkiye dışında hiçbir ülke tarafından tanınmıyor. Türkiye'nin de tanıdığı eylemsel anlamda kuşkulu. Çünkü Türkiye KKTC'ye gerçek anlamıyla bağımsız bir devlet gibi davranmıyor.

Bu arada KKTC’nin İslam İşbirliği Örgütüne gözlemci üye olduğunu belirtelim ama bu üyelik Annan Planı çerçevesinde federe “Kıbrıs Türk Devleti” adıyla söz konusu.

Kazakistan bağımsızlığını koruma ve güçlendirme yolunda hızla ilerliyor. Ama çok ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğu da yadsınamaz. Bir yandan Çin'in öbür yandan Rusya'nın baskısı Kazakistan'ı zaman zaman çok güç durumda bırakıyor. Buna KKTC'nin Türk Devletleri Örgütüne gözlemci üye yapılması nedeniyle AB'nin gösterdiği tepki ve baskı da eklenince durum Kazakistan için daha da güçleşti. Nüfusunun yaklaşık 25'i Ruslardan oluşan Kazakistan'ın her konuda tam anlamıyla bağımsız hareket edebilmesi pek de kolay olmuyor. AB, Rusya ve Çin ile olan ekonomik ilişkiler hatta iki büyük komşunun gizli askeri tehditleri Kazakistan'ı daha dikkatli olmaya sevk ediyor. AB'nin Kazakistan'ı ekonomik anlamda tehdit ettiği bir gerçektir. Rusya ve Çin'in de kimi örtülü tehditlerinin olduğu da biliniyor. Bütün güçlüklere karşın Kazakistan ilerlemeye, güçlenmeye, yükselmeye devam ediyor. Yakın ve uzak gelecekte Kazakistan'ı daha güçlü, daha varsıl, daha refah dolu günler bekliyor. Kazakistan'a inanıyor ve güveniyoruz. Ancak Türkiye KKTC konusundaki gereksiz ısrarıyla Kazakistan'ı güç durumda bıraktı. Kardeşinin askeri, ekonomik ve siyasi güvenliğini tehlikeye atabilecek bu ısrar nedeniyle Kazakistan içine düştüğü güç durumdan çıkmak için AB, Rusya, Çin hatta ABD'yi ikna edecek, onları rahatlatacak bir adım atmak zorundaydı. Bağımsızlığını kazandığı 1991'den bu yana Rumları (GKRK) tanımayan Kazakistan, Türkiye’nin yanlış siyaseti yüzünden Güney Kıbrıs’ı tanımak zorunda kaldı.

AKP'nin yönettiği Türk dış politikası ne üzücü ki yetkin ellerde değil. Dış politikayı siyasal İslamcı hamaset üzerine kuran AKP, dünya dengelerini hesaba katmadan, ne getirip ne götüreceğini düşünmeden KKTC'nin gözlemci üyeliği konusunda........

© Toplumsal