menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

O gitti, ama toprak yaşamaya devam ediyor…

21 1
04.07.2025

Annem, beni kendinden olduran bilge kadın, bu dünyadan sessiz, sedasız geçip gitti, onu şimdiden özlüyorum. Yeri göğü, taşı toprağı, börtü böceği, ağacı çiçeği, kurdu kuşu, insanı, illaki Deli Qedê’yi bana sevdiren, her dem gittiğim, gördüğüm, yaşadığım Ezdaî tapınağım Karacadağ’a, Kura Mandelê, Çiyayê Reş’e, Kura Kerteş’e, Çemê Qûlo’ya, Kereşk’e, Qûnçmehemed’e, Koksor’a beni aşık eden, güneşe durmayı, yalnızlığıma sığınmayı, kendime yetmeyi, kendim olmayı bana öğreten, bana yol gösteren tanrıçam kendi Cennetine gitti, bilmem kaçıncı kuşak üzerinden geçmesine rağmen hikayesini bittirememiş anlatıcısına beni emanet bırakarak…

Tam üç yıl önce bu vakitlerde, Karacadağ’ın kavuran yaz sıcakları altında, son bir defa daha doğup büyüdüğü, can olduğu toprakları adım adım dolaştık. Her mevsimi muhteşem, her mevsiminde yüreğime sığınak olan güzelim Fertûl yaylasından başladık, zambak deryası Bêsrek ovasına, Çiyayê Reş’e, Kerteş’e, Qûlû’ya, Kereşk’e, Ûçiq’a, Koksor’a en son Gêçiqran’a gittik, bildiğim tek sırdaşı Şeyh Zeynep’i ziyaret ettik, geçmişine misafir olduk. Yol boyu çocukluk hikayelerini, daha küçücük yaşlarında kaybettiği babası Mamo’yu, Karacadağ’a can olan koçer hayatlarını, sürülerini, develerini, atlarını, geçtiğimiz dağları, yaylaları, vadileri, ovaları, kayalıkları, dereleri,........

© Tigris Haber