HİKAYENİN YÜKÜ -6-
İnsan yakınlığı çoğu zaman bedenle, gözle görülür bağlarla ölçer. El ele tutuşmak, sarılmak, bir arada olmak… Yakınlığı dokunuşta, temasın sıcaklığında arar. Oysa en derin yakınlık, bedenin ötesinde kurulur. Dokunmadan da insan, insana yaklaşabilir. Hatta bazı temaslar, dokunulmayan yerlerde gerçekleşir. Dokunmak yalnızca tenin değil, duyarlılığın işidir. Bazen bir bakışla, bazen bir suskunlukla, bazen sadece var olmakla… öylesine içten bir temas yaşanır ki, kelimeler anlamsızlaşır.
Bu temas bedensel değil, farkındalık düzeyindedir. Sözsüzdür ama yankısı derindir. Çünkü bazı bağlar, görünmeden kurulur.
İnsan, bazen sarılır ama yalnızdır. Bazen uzak görünür ama kalbinin tam ortasındadır bir diğeri. Fiziksel yakınlık her zaman gerçek temas değildir. Kimi zaman bedenler yan yanadır, ama arada duvarlar vardır. Kimi zamansa mesafeler uzaktır, fakat kalplerin arasında hiçbir perde yoktur. Yakınlık, mesafesizlik değildir; açıklıktır. Ve bu açıklık, dokunmadan da kurulabilir.........





















Toi Staff
Gideon Levy
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein