HİKAYENİN YÜKÜ -3-
Aynı Kâğıttan Geçmeden Anlamak, Deneyimin Tekrarı Değil, Varlığın Tanıklığı
“Ben de yaşadım,” der çoğu insan, anlamanın ifadesi olarak. Aynı acıyı çekmiş olmak, aynı kayıplardan geçmiş olmak, aynı kâğıda yazılmış hikâyelere sahip olmak… Böylece anlayabileceğine inanır. Ama bu türden bir anlama, özdeşliğe dayanır. Ve özdeşlik, çoğu zaman karşıdakini olduğu gibi görmek yerine, kendini onda tekrar etmektir.
Gerçek Anlamak
Oysa gerçek anlamak, aynı yoldan geçmeyi gerektirmez. Aynı kâğıda yazılmamış olsak da, aynı satırları okumasak da, insan insana temas edebilir. Çünkü anlamak, deneyimi paylaşmak değil; bir başkasının varoluşuna önyargısızca tanık........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein