HİKAYENİN YÜKÜ -3-
Aynı Kâğıttan Geçmeden Anlamak, Deneyimin Tekrarı Değil, Varlığın Tanıklığı
“Ben de yaşadım,” der çoğu insan, anlamanın ifadesi olarak. Aynı acıyı çekmiş olmak, aynı kayıplardan geçmiş olmak, aynı kâğıda yazılmış hikâyelere sahip olmak… Böylece anlayabileceğine inanır. Ama bu türden bir anlama, özdeşliğe dayanır. Ve özdeşlik, çoğu zaman karşıdakini olduğu gibi görmek yerine, kendini onda tekrar etmektir.
Gerçek Anlamak
Oysa gerçek anlamak, aynı yoldan geçmeyi gerektirmez. Aynı kâğıda yazılmamış olsak da, aynı satırları okumasak da, insan insana temas edebilir. Çünkü anlamak, deneyimi paylaşmak değil; bir başkasının varoluşuna önyargısızca tanık........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d