'ARTIK MUTLU OLMAK İSTİYORUM!'
Bir İnsan Nasıl Mutlu Olur? Bir arkadaşım ile sohbet ediyorduk. Sohbetin sonunda ona, "Haydi bir başlık at, ne yazalım?" dedim. Hiç düşünmeden, "Artık mutlu olmak istiyorum." dedi. Bu cümle bana bir kez daha şunu fark ettirdi: Mutluluğu talep etmek, aslında mutsuzluğun görünür håle gelmesidir. Peki, neden hemen herkes "mutlu olmak" ister? Acaba mutsuzluk, görünmez bir kayıt gibi hayatın her alanına yayılmış, insanın ruhunu kaplayan bir hål midir? Mutluluğa Yer Bırakmayan İnsan
Bugün baktığımızda cevabı oldukça açık. Mutluluk, kendine yer bulmakta zorlanıyor. Herkes, hangi yaşta, hangi rolde, hangi düzeyde olursa olsun, bir şekilde mutsuzluğun izini taşıyor.
Ama belki de asıl mesele şudur: Nasıl mutlu olunur? Mutluluğu nerede kaybettik?
Kaybettiğimizi fark ettiğimiz an, belki de bulmaya başlamışızdır. Çünkü mutluluk, dışarıdan gelecek bir armağan değil; içeride hep var olan bir kaynaktır. İnsan, mutluluğa yer bırakmayan bir oyun içindedir.
Mutluluk Fark Etmekle Başlar Mutluluk, bulunduğun yeri, bulunduğun konumu ve içinde bulunduğun duygu akışını fark etmekle başlar. Fark ediş, insanı aniden farklı bir enerji seviyesine taşır. Mutsuz olduğunu fark ettiğin anda bile dönüşüm başlamıştır. Çünkü fark ediş, bir kapı aralamaktır. O kapıdan geçtiğinde mutsuzluğun rengi değişir, yerini yeni bir titreşime bırakır. Mutluluk bir kez fark edildi mi, kendini çoğaltır. Onu gören insan, artık aynı noktada kalamaz. Mutsuzluğun Çözünürlüğü Yaşadığın her anı fark et; çünkü mutluluk tam da oradadır. Fark etmediğin her an ise mutsuzluğun kaynağına dönüşür. Mutluluğun nasıl geliştiği ya........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon