ŞEHR-İ ŞEHZADE AMASYA
Saat 8.35'te Samsun'dan kalkan trenimiz, tam zamanında, saat 11.06'da Amasya'da oldu.
Açık söylemem gerekirse buna pek ihtimal vermiyordum. Zamana riayetsizlik, gecikme olması bizim için olağan sayılıyordu. Hem şaşırdım hem gururlandım. Artık işletmecilikte biz de 'dakik' hale gelmişiz.
Arkadaşlarla birlikte trenden inince Amasya'yı boydan boya gezmeye karar verdik. İlk önce önümüze II.Beyazıt Camisi ve Külliyesi çıktı. Burası 15. yüzyıldan kalma muazzam bir eser. Külliyenin içinde caminin yanı sıra, tuvalet, şadırvan, hamam, imarethane, medrese, han, seyirhane, türbe, dinlenme yerleri ve geniş bir avlu mevcut. Günümüz tabiriyle tam bir yaşam alanı ya da millet bahçesi denilebilir. İşin özünü cami oluşturuyor. Diğerleri camiyi destekleyen yardımcı unsurlar. Yaklaşık beş yüzyıl önce inşa edilen bir külliyenin ayakta kalması ve günümüzde bile şehrin ihtiyacına cevap vermesi her türlü takdirin üzerindedir. İleri görüşlülük buna denir.
Caminin cümle kapısının önüne simetrik bir şekilde iki tane çınar ağacı dikilmiş. Dev çınar ağaçları beş yüzyıldır tüm badireleri atlatarak ayakta kalmayı başarmış. Amasya'nın tapu belgesi hükmündeler. Dünya var oldukça külliyenin ve çınarların varlıklarını devam ettirecekleri anlaşılıyor. Biraz........
© Terme Bilgi Gazetesi
