menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Futbolumuzda tüm sorunların çözümü 'toplumsal fair play’den geçiyor

13 5
14.05.2025

Diğer

14 Mayıs 2025

Futbolumuz yıllardır önemli sorunlarla boğuşuyor.

Sorunları sadece saptamak yetmez, onlara çözüm de getirmek gerekiyor

Ekonomik, finansal, yönetsel, hukuksal, örgütsel ve sportif sıkıntılar Türk futbolunun ayağındaki en büyük prangalar…

Kulüplerimiz kıt kaynaklarını rasyonel kullanamadığı için uluslararası rekabette geride kalıyoruz. Avrupa’da dişe dokunur bir başarıya ulaşamıyoruz.

Süper Lig’de haksız ve dengesiz rekabet gelir dağılımını iyice bozmuş durumda. Bu da rekabetin yapısını ve futbol kalitemizi olumsuz etkiliyor.

Çok önemli yetenek havuzumuz var, bundan yararlanamıyoruz. Var olan yeteneklerimizin yetkinliklerini geliştiremiyoruz. Hep dışarıdan gelecek futbolculardan medet umar durumdayız. Bu nedenle sürekli net dış alım yapan, cari açık veren bir ülkeyiz.

Var olan potansiyelimizi kullanamıyoruz. Ulaştığımız sonuçlar beklenenin çok altında, kimseyi memnun etmiyor. Türk futbolu sahip olduğu yeteneklerinin yetkinliklerini geliştiremediği gibi, yetenekli genç oyuncularımızı da dışarıya göndermek durumunda kalıyoruz.

Kulüplerimiz borç batağında, sürdürülebilir bir mali yapıdan fersah fersah uzaktayız. Kulüpler borçlarından dolayı siyasetin dümen suyuna girmiş durumdalar. Ekonomik, politik ve finansal dış şoklara karşı korunaksız bir kulüp yapılanmamız mevcut. Kulüp yönetimlerine hesap soramıyor, “kol kırılır, yen içinde kalır” anlayışıyla kulüp kongreleri yapıyoruz.

Futbol yapılanmamız fena halde siyasetin etkisi ve güdümü içinde. Türk futbolunu yeni yapılanmaya götürecek, rekabetçi dengesini yükseltip Avrupa ve dünya futbolundan hak ettiği başarıya ulaşmasını sağlayacak bir futbol örgütlenmemiz bulunmuyor.

İşin kötüsü, bunlardan kurtulmaya yönelik ne kulüplerden ne de futbol otoritesinden gelen bir hamle de yok.

Türk futbolu yönetsel yönden Avrupa futbolunun gelişiminin gerisinde kaldı. Hızlı parasallaşmayı yönetebilecek yetkinlikte bir yönetsel yapıya sahip değiliz. Mevcut statüko Türk futbolunu bugüne kadar önemli bir başarıya taşıyamadı. Futbolumuza yön veren futbol otoritesi, futbolumuzun rekabetçi yeteneğini geliştirebilecek ve onu daha yükseğe taşımaktan uzak bir nitelikte. Günü kurtaran kararlarla hareket ediyor ve Türk futbolunun gelecek on yıllarını planlayacak ve yapısal dönüşümü gerçekleştirebilecek bir misyon ve vizyona sahip değil…

Kısacası, bugünkü futbol örgütlenmesi içinde bizim kalıcı ve sürdürülebilir bir başarıya ulaşma şansımız bulunmuyor.

Sorunlarımıza miyopik yaklaşmayan, stratejik düşünen, nitelikli, yetenekli, öngörülü, kurumlara ve kurallara saygılı, hukuk kurallarını tüm takımlara eşit uygulayan, dengesiz rekabete izin vermeyen, dengede rekabeti yücelten ve her şeyden önce kulüp çıkarından daha çok ülke futbolu çıkarını öncelikleyen, dünya ve Avrupa futbolundaki gelişmeleri okuyabilen, liyakatli ve yetenekli kadrolardan oluşan yeni bir futbol yapılanmasına gereksinimimiz var.

İşte tam da bu bağlamda yakınlarda yeni bir kitap yayımlandı. Sevgili arkadaşım, üretken bilim insanı, futbolun içinden gelmiş, yıllardır hem saha içinde hem de saha dışında bu konulara kafa yoran, onlarca makale yazan değerli akademisyen Recep Cengiz “Fair Play Nedir? Ne Değildir?" İsimli bir kitap yayımladı. Kitap başlı başına Türk futbolunun yukarıda bahsettiğim sorunlarına çare olabilecek önerileri Fair Play ekseninde inceleyip değerlendiriyor. Bu kitaptan anlıyoruz ki, yeşil sahalarda sık sık tekrarladığımız, futbolun temel mottosu olan Fair Play’i, yaşamın tüm alanlarına egemen kıldığımızda sorunların çok önemli bir bölümünü de halletmiş olacağız.

İngilizce sözlük anlamı ile Fair: Güzel, zarif, hoş, saf, lekesiz, şerefli, dürüst, doğru, adil; Play ise oynamak, hareket etmek, oyun anlamına geliyor. Bu iki sözcük birleştiğinde ise, dünyanın en güzel ve en insani değerlerini içeren bir sözcükle karşılaşıyoruz. İnsan onuru ve erdemini yönlendiren adalet, saygı, dürüstlük, eşitlik, hakkaniyet gibi temel evrensel yaşam değerleri ortaya çıkıyor.

Sporda ise Fair........

© T24