menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Cihan, biz seni Kızıldere'ye emanet diye verdik ve işte şimdi, geri almaya geldik

64 1
08.08.2024

Diğer

08 Ağustos 2024

Daha Çok Onlar Yaşamalıydı

Onları hep birer birer
Tanıyorum,
Onlarla yan yana,
Boyanamadım diye kana
Kendi kendimden utanıyorum.
Daha çok onlar yaşamalıydı,
Daha çok onlar haketmişlerdi bunu.
Daha çok onlar bilirlerdi
Yaşamanın ne olduğunu.
Ben onlardan öğrendim
Sevmeyi sevilmeği,
Bana onlar öğrettiler
Dostu dost, düşmanı düşman bilmeyi
Kafamı onlar yoğurdular.

Orada yepyeni
Taptaze

Gıcır gıcır bir alemi
İlk önce onlar kurdular.
O topraklarda ayrı gayrı bilinmez.
O topraklarda hep el ele tutulmuştur,
O topraklarda dert unutulmuştur;
Burcu burcu ekmek kokan baharda,
Ağız dolusu gülünür o topraklarda.
Daha çok onlar yaşamalıydı,
Daha çok onlar haketmişlerdi bunu;
Daha çok onlar bilirlerdi
Yaşamanın ne olduğunu.
Kavgam onların adıyla anılır.
Onlar öyle aç,
Öyle çıplak
sanılır
Ama;
İlk önce onlar
altettiler yokluğu,
Onlar tattılar,
İlk önce asıl tokluğu.
Daha çok onlar yaşamalıydı.
Daha çok onlar haketmişlerdi bunu;
Daha çok onlar bilirlerdi
Yaşamanın ne olduğunu.

Nail Çakırhan - 1941

Polis şefi Ilgız Aykutlu: "Görüyorsunuz işte, artık hepiniz yenildiniz; sizin gibi anarşistlerin sonu budur işte."

Cihan Alptekin: "Evet bu kez yenildik, ama temelli değil! Demir ökçeniz şimdi eziyor bizi. Fakat davamız daha da güçlenmiş olarak yeniden ayağa kalkacaktır."

60'lı yılların Amerikalı karşı kültür ikonlarının en başta geleni ve en etkili ismi; Harvard Üniversitesi Psikoloji doçenti radikal aktivist Timothy Leary, Beatles için "Onlar, yeni ve güler yüzlü bir kuşağın öncüleri olarak Tanrının yeryüzüne gönderdiği mutantlardır" demişti.

Bu cümleden esinle 68 kuşağı için de, yeni bir insanlığın öncülleri misyonuyla dünyaya tabiatın hediye ettiği bir kuşak olarak, ilk ve tek isyancı, özgürlükçü mutantlar tanımını yapabiliriz.

Elbette elmas ve elektrikten oluşmuş bu mutantlar içerisinde de onurun, erdemin, cesaretin, fedakârlığın, püriten ahlaki saflığın kriterleri bağlamında bir değerlendirme yapıldığında, bazı 68'liler, kristal küreler halinde göklerde ışıldar vaziyette renk ve ışık saçarak daha çok göz kamaştırırlar.

Kurşunlarla, havanlarla, roket atarlarla delik deşik edilmiş, uzuvları parçalanmış bedenleri, gözyaşlarıyla defnedilir. Evet, toprağa gömülürler. Bin yılların ritüelidir bu. İşte o an o mutantlar, ebediyen kalacakları ışık olurlar ve semada yerlerini alırlar. Biyolojik ölüm gerçekleşmiştir ama sonsuz bir hayata da aynı anda başlarlar.

Artık seslerini duyamayız, göremeyiz onları. Ama ne zaman yabancılaşmanın boğuculuğu bizi nefes alamaz hale getirip dayanma gücümüzü kırarak sendeletmeye başlar ve bu, dayanılmaz bir hale gelirse, yüreğimize 68 huzmeleri göklerdeki mutantlardan ışınlanır. Biz de zerk edilen bu yeni enerjiyle doğrulur, ayağa kalkar ve devam ederiz. Bu 1968'den beri böyle olageldi.

İTÜ'de Devrimci 68'lilerin Denuz Gezmuş nidalarıyla gürlemeleri ve Lazoğli Türkiye 68'inde de insanlığın ender........

© T24


Get it on Google Play