menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Geçinmeye gönlünüz var mı, yok mu?

25 7
22.06.2024

Diğer

22 Haziran 2024

Evlilik ilişkisinde aradan geçen yılların ilişkide yarattığı yıpranma ve alışkanlık kökenli özensizliğin yol açtığı bir durum bu...

Bir araştırma yapılmış ve ortaya çıkmış ki "Her dört Türk'ten biri eşini aldatıyor."

Şu anda gazeteden başınızı kaldırıp çevredeki insanları süzmenizi önermiyorum, bu kaba bir davranış olur.

Araştırma sonucu böyle çıktı diye çevrenizdeki her dört kişiden birine bu gözle bakmak yakışık almaz çünkü istatistik bilimi böyle ilerlemiyor.

Araştırma, Smith Investigation Services, World Population Review ve The Tech Report isimli internet sitelerinin ortak çalışmasıyla gerçekleştirildi.

"Sadakatsizlik" rekorunda birincilik ABD'nin. 10 ABD'liden yedisi eşini aldattığını açıklamış.

Onu Almanya (yüzde 68), Birleşik Krallık (yüzde 66), Tayland (yüzde 61) izliyor.

Brezilya ve Fransa yüzde 57 aldatma oranıyla 5'inciliği paylaşıyor.

Rusya altıncı sırada (yüzde 53).

Yedinci sıradaki Japonya'da eşini aldatanların oranı yüzde 49 olarak kayıtlara geçerken Japonya'yı yüzde 46 ile Romanya ve yüzde 44 ile Avustralya takip ediyor.

Onuncu sırada ise Türkiye ve Kanada var. Skorumuz eşit: Yüzde 27!

Yazının tam burasında, bu konularda Türklere güvenmediğimi söylemek zorundayım.

Bizde bu tür araştırmalarda anketi yapanın kim olduğu, cinsiyeti, yaşı, kılık kıyafeti vs. de öne çıkabiliyor. Ankete katılanlar, kendilerini anketçiye beğendirmek amacıyla gerçeği biraz eğip bükebiliyorlar.

Nereden biliyorsun derseniz, kendimden biliyorum.

Milliyet'i yönettiğim yıllarda gazete okuyucularının eğilimlerini, meraklarını, takip ettikleri konuları vs. öğrenebilmek için bir araştırma yaptırmıştım.

"En çok okunan sayfalar", ekonomik kriz nedeniyle sayfa azalttığım için kaldırmak zorunda kaldığım bölümler çıkmıştı! Olmayan bir sayfanın nasıl olup da en çok okunan sayfa olabildiği meselesi de bana böyle açıklanmıştı.

Anketörün gözüne girmek isteyen denekler, gerçekleri kolayca eğip bükebiliyorlardı.

Nitekim televizyon programlarıyla ilgili araştırmalar da böyle çıkıyor. Araştırmalara bakılırsa halkımız en çok "belgeselleri, kültür ve sanat programlarını" izlediğini söylüyor ama gerçekte Zuhal Topal'la Yemekteyiz ya da Müge Anlı ile Tatlı Sert için ekrana yapışıyorlar.

Survivor farklı tabii, bunu bir kültür programı olarak izleyenleri hiç saymayacağım.

Onun için "eşimi aldatıyorum" diyen yüzde 27'nin içinde kaç yalancı var, "aldatmıyorum" diyen 73'ün kaçı yalan söylüyor bilebilmemiz mümkün değil. Ama zaten işimiz sayılarla değil, nedenlerle!

Bir insan eşini neden aldatır?

Erkekler ve kadınlar bu konuda ayrışıyorlar.

Erkekler "biraz eğlenmek için" (yüzde 44) bu yola yöneliyorlar, kadınlar ise "daha çok arzulandığını hissetmek için"! (yüzde 40)

Çok öğretici sayılar olduğunu düşünüyorum. Evlilik ilişkisinde aradan geçen yılların ilişkide yarattığı yıpranma ve alışkanlık kökenli özensizliğin yol açtığı bir durum bu.

İntikam amaçlı aldatma olayları kadınlar ve erkekler için aynı oranda: Yüzde 10.

Ve aldatma ilişkilerinin kahir ekseriyeti en fazla altı ay içinde sona eriyor. (Yüzde 90). Aldatmayla başlayıp uzun süreli bir ilişkiye dönüşen ilişkiler sadece........

© T24


Get it on Google Play