menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Erkek kullanım kılavuzu

23 6
10.08.2025

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

10 Ağustos 2025

1990'lardan bir kitap adı

Şu kısacık hayatımda erkeklerin ve kadınların birbirlerini yeterince tanımadıklarının, benzerliklerinin yanı sıra çok sayıda farklarının da olduğunun bilincine vardım ve bu aydınlatıcı yazıyı yazmaya karar verdim. Kadın-erkek eşitlik söyleminin zirve yaptığı 1990'larda "Erkekler Mars'lıdır, kadınlar Venüs'lü" adlı erkeklerle kadınların önceliklerinin ne kadar değişik olduğunu anlatan bir kitap çıkmıştı.

"Erkek kullanım kılavuzu" derken doğaldır ki zaten genelde saf ve hormon zehirlenmesine uğramış olan biz savunmasız erkekleri kullanıp avantaj sağlamanızdan bahsetmiyorum. Amacım erkekleri kadınlara bir el kitabı gibi tanıtmak. Tabii ki genelleme yapıyorum ve çok sayıdaki istisnaların ve değişik kültürlerin farkındayım.

Yıllar önce çok komik şişman siyahi bir kadın komedyeni izlemiştim. Kadın önce seyircilere "Erkekler kadınlardan ne ister?" diye sordu. Genellikle kadınlar hep bir ağızdan "Seks!" diye bağırdı. Komedyen, "Tamam, doğru, ama bence seks erkeklerin önem verdiği şeylerin arasında üçüncü sırada gelir" dedi.

Sonra devam etti. "Erkekleri tanımanız gerek. En rafine ve eğitimli erkekler bile aslında birer etobur hayvandır ve onları her zaman iyi bir biftek cezbeder. Erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer sözü gerçekten doğrudur. Onun için iyi bir yemek ve bol bira erkekleri tavlamanın birinci yoludur".

"Erkekleri tavlamanın ikinci yolu fazla konuşmamaktır. Biliyorum çok konuşmamak çoğumuz için zordur. Ama bu geçicidir. Başlangıçta birer melek görüntüsü vermemiz gereklidir. Erkekler zaten fazla konuşmazlar. Anlatacak fazla şeyleri de yoktur. Erkekler çok bilmiş kadınlardan da fazla hoşlanmazlar. Özellikle ilgilendiğiniz erkek biraz kıro ise başlangıçta cahili oynayın. Evlendikten sonra istediğiniz kadar konuşabilirsiniz".

Erkek olmak kolay sanılır. Oysa erkeklik görünmeyen full-time bir iştir. Maaşı yoktur, mesaisi ve masrafı çoktur, ağlamak yasaktır.

Heteroseksüel erkekler iki gruba ayrılır. Kadınlar daha medeni olan birincisi ile arkadaş olabilir. Ancak bu tip erkeklere bile tam güvenmek doğru değildir, çünkü onların beyinleri de binlerce yıldır kadın avına şartlanmıştır ve testosteronun etkisi altındadır. Armut pişip ağızlarına düşerse o fırsatı değerlendirirler.

İkinci tip erkekler ise maalesef çoğunluktadır. Özellikle bazı kültürlerde kendi anaları ve bacıları dışında tüm kadınları yalnızca "cinsel objeler" olarak görürler ve bazı kırolar bunu "ellerinin kiri" olarak ifadelendirirler. Onlarla arkadaş olmak risk barındırır.

Erkek için konuşmak bir risk unsurudur

Araştırmalara göre kadınlar günde ortalama 20 bin, erkekler 7 bin kelime konuşur. Üstelik bu 7 bin kelimenin 6 bini hı hı, olur, tamam ve bana uyar gibi çok kısa cevaplardır. Üç cümleyle günü kurtaran erkekler vardır.

Peki bunun sebebi nedir? Neden erkekler suskun birer mağara filozofu gibi dolaşırken kadınlar her sabah yeni bir podcast başlatıyor gibi konuşur?

Erkek konuşursa ya yanlış bir şey söyler, ya doğru bir şeyi yanlış yerde söyler, ya da doğru şeyi söyler ama yine de suçlu çıkar. O yüzden çoğu erkek önlem amaçlı susar. Buna "Önleyici sessizlik" denir.

Örneğin "Sence ben bu elbiseyle kilolu mu gözüküyorum?” sorusu üzerine dürüst bir erkeğin sistemi bir bilgisayar gibi donar ve ses çıkaramaz.

Çoğu kadın konuşurken düşünür, erkekler düşünmeden susar.

Çoğu erkek içinden "Ne olacaksa olsun" der ve konu biter. Akıllı erkekler için her şey iki kelimeyle özetlenebilir: "Boş ver" ve "Neyse". 'Takıntılı' erkekler tuzağa düşerler ve kadınlarla iddialaşarak kendi hayatlarını zehrederler.

Erkek beyni sorun çözme modunda çalışır. Sorun yoksa konuşmaya gerek yoktur. Kadın beyni ise duygu paylaşım modunda çalışır. "Sorun yok mu? Hadi konuşalım da neden yok anlayalım!"

Kadınlar detaycıdır. Tam cümle kurarlar ama konu dağılabilir. “Sabah kalktım, kahvemi yaparken kapıyı bir kedi tırmaladı, geçen günkü tombul siyah olan değil, bu daha sıska. Sonra markete giderken Serap’la karşılaştım, o da yeni çanta almış…”

Bu 30 saniyelik bilgi, erkek beynine şöyle yansır: “Kahve. Kedi. Market. Serap. Çanta.” Hafıza dolar ve sistemin yeniden başlatılması gerekir.

Erkekler dinleme konusunda evliya, konuşma konusunda ergendir. Bazen kadın uzun süre anlatır, erkek dinler. Göz teması kaybolur, vücut hafif yan döner ama kulak görev başında kalmalıdır. Arada bir "Cık cık, vay be" gibi sesler çıkarılarak aktif dinliyormuş izlenimi verilir.

Bu yöntem literatürde “Aktif pasiflik” olarak geçer.

Çoğu erkek söz yerine sesle iletişim kurar. Kadınlar erkeklerin çıkardığı seslerin ton farkından anlamlar çıkarırlar. "Ha dedin ama o ha değildi". "Hmm dedin ama içindekini söylemedin".

İçinde yok ki garibimin, neyi söylesin?

Bir erkek için 30 yıllık bir televizyon ya da 20 yıllık bir bilgisayar aile yadigârıdır. Tuşları düşmüş, ekranı kararmıştır ama “O kadar anımız var ki” diye tamirciye götürmez. Çünkü tamirci “Bunu artık at” diyecek diye korkar.

Kadınlar “Onun telefonunu kıskanıyorum,........

© T24