menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bedenin tapınağında bahar temizliği

18 0
25.05.2025

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

25 Mayıs 2025

Son yıllarda uyku, sağlıklı bir uzun yaşam için özen gösterilmesi gerekenler listesinin başlarında yer alıyor.

Bilimsel araştırmalar uyku sırasında başta beyin olmak üzere, bedenin tüm organlarının kendini onardığını, temizlediğini ve yenilediğini gösteriyor.

Yani uyku ile gece boyunca vücudumuzda gerçekleşen detoks süreci arasında çok güçlü bir ilişki var.

Bu detoks sürecinin hakkıyla amacına ulaşabilmesi için de akşam üstü saat beş itibariyle yemekle olan ilişkimizi sonlandırıp, vakitli bir saatte uyumamız ve kusursuz bir zekaya sahip bir makine olan bedenimize yardımcı olmamız gerekiyor.

Sabah olup, uyandıktan birkaç saat sonra ilk lokmamızı ağzımıza attığımız ana kadar bedenimizde otofaji olarak adlandırılan doğal bir detoks gerçekleşiyor.

Otofaji, kelime anlamı olarak "kendi kendini yeme" anlamına geliyor. (Yunanca auto = kendi, phagy = yemek). Hücresel düzeydeki anlamı ise, hücrenin kendi kendini yenileme, temizleme ve hayatta kalma sistemi.

Yani otofaji, vücut için hayati önemde olan doğal bir temizlik ve geri dönüşüm mekanizması.

Aynı zamanda da müthiş bir bağışıklık sistemi destekleyicisi.

Bedenin uyku sırasında her gün gerçekleştirdiği detoksun yanı sıra mevsim geçişlerinde, ideal olarak ilkbahar ve sonbahar aylarında, uygulayacağımız detokslar da bedenimizi değişen mevsimlere hazır hale getirmek üzere bize destek sunuyor.

Ben de geçtiğimiz günlerde bedenimin kıştan yaza geçişine destek vermek üzere hayatımda ilk defa deneyimlediğim bir ayurvedik detoks yolculuğu yaşadım.

Bedenim, zihnim ve ruhum üzerinde olumlu yansımalarına şahit olduğum detoks sürecini sizlerle de paylaşmak isterim.

Dengeli bir beslenme düzenine sahip olduğumu düşündüğümden daha önce bir detoks programına katılmak hiç aklıma gelmemişti.

Fakat ayurvedik detoks deneyiminden sonra mevsim geçişlerinde detoks yapmanın her ne kadar ideal bir beslenme sistemine sahip olursanız veya ideal kiloda olursanız olun, bedeniniz için bunlardan çok daha öte bir anlam ifade ettiğini fark ettim.

İçinde bulunduğumuz devirde ne kadar iyi beslenmeye çalışsak da kendimiz ekip biçmediğimiz sürece tükettiğimiz besinlerin temiz olup olmadığından emin olamıyoruz.

Havada, suda, toprakta bedenimizde zehir etkisi yapabilecek farklı dozlarda pek çok toksin bulunuyor. Ve bu alan büyük oranda kontrolümüzün dışında.

Detoks süresince bize eşlik eden hocamız Ulli Allmendiger’in de çok basit bir örnekle anlattığı üzere detoksla, bedenimizin içinde bulunan tüm çekmeceleri teker teker açıyoruz. Bedenimizi çekmecelerde biriken toksinlerden, bir önceki mevsimden kalan yüklerden arındırarak bedenimizde derin bir temizlik yapıyoruz.

Aynı evlerimizde bahar temizliği yaptığımız gibi bedenimizde, dolayısıyla ruhumuzda ve zihnimizde de bir bahar temizliğine girişiyoruz.

Mevsime uygun bir şekilde kıyafetlerimizi düzenlediğimiz gibi mevsime uygun besinlerden, doğadan destek alarak bedenimizi, ruhumuzu ve zihnimizi önümüzde bizi bekleyen mevsime hazır hale getiriyoruz.

Günümüzde alkali beslenme, sıvı detoksları, aralıklı oruç, destekleyici gıdalarla yapılan detokslar gibi farklı pek çok detoks yöntemi buluyor.

Benim deneyimlediğimse Ayurvedik bir detokstu.

Bu noktada kısaca Ayurveda’dan bahsedecek olursam zaten Ayurvedik detoks yaklaşımının ne olduğu daha rahat anlaşılacaktır.

Ayurveda, 5.000 yılı aşkın bir geçmişe sahip, Hindistan kökenli holistik (bütünsel) bir tıp sistemi. “Ayurveda” kelimesi, Sanskritçe kökenli "Ayus" = yaşam ve "Veda" = bilgi, bilim sözcüklerinin birleşiminden oluşuyor.

Yani Ayurveda, "yaşam bilgisi" veya "yaşama sanatı" anlamına geliyor.

Ayurveda; fiziksel, zihinsel ve ruhsal sağlığın bir bütün olduğunu savunan bir öğreti.

"Hastalık, bedenin doğal dengesinden sapmasıyla ortaya çıkar. Sağlık ise bu dengenin korunmasıyla mümkündür" prensibine dayanıyor.

Binlerce yıldan günümüze ulaşan bu değerli yaşam........

© T24