Herkesin bir kayıp dili vardır
Diğer
12 Ekim 2025
Sait Faik Abasıyanık ve Aleksandra
Sait Faik, öykülerinde dilin tozunu alıp ışıltısını ortaya çıkararak kullanan yazarlardan. Onun yapıtlarında ilk cümlede okuru yakalayan ışık, son cümleye kadar eşlik eder; apaydınlık bir yolu yürür gibisinizdir. Son noktayı koyduğunda soluk soluğa kalırsınız ve onun yaratıcılığı kadar diline ve anlatımına da hayran olursunuz. Sait Faik'in çok âşık olduğu bir kadın vardır: Aleksandra. Şimdi ne alaka diyeceksiniz ama acele etmeyin derim. Öykülerine kalbini de katarak yazan Sait Faik, sevgilisini sadece bir şiirde anmış ve açık etmişti: "Bize bir masa ayır Yankimu/Aleksandra’mla benim için/Bir masa/Üstü çiçeksiz/Örtüsü gazeteden/Şarabı aşktan/Hem hülyadan" diye başlayıp devam eder şiir.
Sait Faik, sevgilisi Aleksandra ile buluşmaya giderken hep bir arkadaşını da yanına alırmış, söylendiğine göre. Sebebi, sevdiğinin yanında konuşamamaktan, dilinin tutulmasından belki de saçmalamaktan korkmasıdır. Bari arkadaşı suskunlukları doldursun, konu açsın, konuşsun da Sait Faik sevgilisini doya doya seyretsin! Türkçeyi öykülerinde sular seller gibi kullanan yazarın, Aleksandra karşısında dilinin tutulması aşkın heyecanı gibi anlaşılabilir ama bu ilişkinin hikâyesini bilip biraz daha dikkatle bakınca, o konuşamamanın nedeni daha başka bir duruma işaret ediyor. Bütün sevdalar gibi zamanla tutkusunu yitiren, yaşarken heyecan verici olsa da hüzünlü ve içinde yara açan, zaman geçtikçe arada kendini hatırlatan bir ayrılıkla son bulmuş bir aşktır onunki.
Portekizli yazar Fernando Pesseo'nun Huzursuzluğun Kitabı'nda altını çizdiğim "Birbirimizi bilmediğimiz için anlaşmayı........© T24





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Ellen Ginsberg Simon
Constantin Von Hoffmeister
Mark Travers Ph.d