menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Anma kültürsüzlüğü, kutlama görgüsüzlüğü

13 17
03.09.2025

Diğer

03 Eylül 2025

Güzel ve şizoid ülkemizde izlediğimiz, gördüğümüz haber ve şekiller, her gün “artık bu kadarı da olmaz” dedirtiyor. Ancak ertesi gün “o kadar”dan daha fazlasını okuyoruz, daha beterine tanık oluyoruz. “Durmak yok, yola devam” meğer böyle bir şeymiş. “Yetmez ama evet” meğer bunların daha da gelişmesi içinmiş.

. Marmaris’te ünlü markaların çakma ürünlerini satan esnaf, denetimleri protesto etmek için kaymakamlığa yürüdü.

. 30 Ağustos resm-i geçidinde askeri öğrenciler uygun adım yürüyemedi. Emniyet görevlileri, resepsiyona katılan subayların üzerinde elle arama yaptı.

. Eteği kısa diye bir kadını tedavi etmeyen hekimin, İsrail askerlerini tedavi ettiği ortaya çıktı.

. Yabancı dil bilmeyen diplomatlara yenileri eklendi.

. “En büyük asker bizim asker” uğurlamalarında, “hayır bizimki daha büyük” kavgası çıktı.

. Boğaziçi Üniversitesi’ne kapıdan silahla girebilen ve öğrenci olmayan bir çocuk, içerde çalışan 15 yaşındaki kız arkadaşını öldürdü.

Geçen hafta mutlaka bu tür başka hadiseler de yaşandı ama, yine de 30 Ağustos zafer haftasını “birlik ve beraberlik” içerisinde idrak ettik. Özellikle Anıtkabir alanı içerisinde bir grup “erkek” ziyaretçinin cumhurbaşkanının adını bağırarak tempo tutması çok etkileyiciydi!

Tarihle olan ilgimiz, malum “tahrif” etmek üzerine kurulu. Çok uzun yıllardır bu böyle. Tüm anma ve kutlamalarımız da, hangi dönem kimin siyasi iktidarda bulunduğuna göre nitelik değiştirir. Siyasi iktidara karşı olanlar da, kendi tahrifatlarını, abartılarını veya tuhaflıklarını sergiler (ülkemizde her dönemde az da olsa bir parça demokrasi vardır). Özellikle yakın tarihimizdeki dönüm noktaları, bizler için aktüel........

© T24