Komisyonda gözyaşlarıyla dinlenen Besna Tosun’un kolunun bükülerek altı kez kelepçelenmesine takipsizlik
Diğer
08 Aralık 2025
TBMM’de kurulan süreç komisyonunda Cumartesi Anneleri anlatıyor.
Babası Fehmi Tosun, 1995’te kaybedilen Besna Tosun, o gün ve geçen yıllar boyunca yaşadıklarını anlattıkça komisyon üyelerinden bazılarının gözü doluyor, bazıları kendini tutamayarak ağlıyor.
Ancak memlekette hayat ve duyarlılık böyle akmıyor elbette.
Cumartesi Anneleri, TBMM’ye kadar çağrıldıysa, bunun arkasında 30 yılı aşkın süredir verdikleri sivil, barışçıl, demokratik mücadele var.
1995’ten bu yana, her cumartesi, Galatasaray Meydanı’na sadece kaybedilen yakınlarının fotoğraflarıyla çıkıp, adalet istemeleri bunun nedeni.
Darp edilmelerine, defalarca gözaltına alınmalarına, haklarında açılan davalara rağmen bu barışçıl eylemi inatla sürdüren Cumartesi Anneleri’nin mücadelesi bu yüzden sayılı dünya örnekleri arasında gösteriliyor.
Ne hikmetse, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun görevde olduğu dönemde verdiği talimatla Cumartesi Anneleri’nin Galatasaray Meydanı’na çıkmaları yasaklandı.
Ancak elbette vazgeçmediler.
Her hafta gözaltına alınmalarına rağmen meydana gelmeye devam ettiler.
Zira Anayasa Mahkemesi, bu yasağın hukuksuz olduğunu iki kez kez karar altına almıştı. Yüksek Mahkeme kararını uygulamayanlar, çareyi her hafta kaymakamlıklardan o güne dair yasaklama kararı almak gibi garip bir yöntemde bulmuştu. Ve elbette bu da hukuksuzdu.
14 Ekim 2023’te, Cumartesi Anneleri, yine ellerinde AYM kararıyla meydana çıkmak istediler.
Polisin tavrı sertti.
Gizlenecek bir sertlik değil, onlarca kamera, fotoğraf var ortada.
Abisine sert biçimde müdahale edildiğini gören Besna Tosun, polisleri engellemek için olay yerine yönelirken engellendi ve kelepçelendi.
Bir kez değil, iki kez değil, üç kez değil tam altı kez…
Altı ayrı kelepçe Besna Tosun’un bileklerindeydi. Ve öylece durmaktan başka bir eylemi yoktu. İncecik, kimseye vurmayan, kimseyi incitmeyen bir kadın, kollarında, kolları bükülerek takılmış altı ayrı kelepçe, öylece duruyordu.
Besna Tosun, bu hukuksuz müdahaleyi önce TİHEK’e (Türkiye İnsan Hakları Kurumu) taşıdı. TİHEK’in verdiği karar insan hakları literatürüne geçebilecek kadar dramatikti.
Doğru düzgün görüntü ve kanıt toplamaya bile gerek görmeyen TİHEK, elde güvenlik kamerası görüntüsü olmadığını savundu. Sadece Besna Tosun’un sunduğu görüntüleri inceledikten sonra şu yorumu yaptı:
Tosun,........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein
Rachel Marsden