Tokyo'dan Paris’e müşteri deneyiminin kültürel şifreleri: Kültürü bilen, deneyimi yöneten olur!
Diğer
31 Mayıs 2025
Her sabah aynı kahveyi içiyor, aynı sandalyeye oturuyorsanız bilin ki artık bir ritüeliniz vardır. Peki bu ritüel Tokyo’da nasıl karşılanır, Paris’te nasıl yönetilir?
Bugün sizi tek yön biletle çıkar gibi değil, mutfak kapısından dünyanın dört bir yanına götüreceğim. Valizinizi değil, algınızı hazırlayın. Çünkü müşteri deneyimi her yerde aynı gibi görünse de, aslında kültürle pişen bir yemektir.
Japonya'da restoran çalışanlarının çoğu konuşmaz, fısıldar. Garson menüyü önünüze koyarken yere kadar eğilir, suyu bardağa sessizce doldurur. Neden?
Çünkü Japon kültüründe omotenashi denen bir kavram vardır. Anlamı: “Karşılık beklemeden hizmet etmek.”
Tokyo’da bir müşteriye “Buyurun, ne istersiniz?” denmez. Onun ne isteyebileceğini önceden tahmin edip, ihtiyaç daha doğmadan çözüm sunulur. Bu bazen sıcak havada serin bir havlu, bazen de sessizce değiştirilen bir tabaktır.
Örnek: Ginza’daki üç Michelin yıldızlı Sukiyabashi Jiro’da şef Jiro-san, müşterinin çiğ balığa verdiği tepkiden bile bir dahaki sunumu belirler. Bu, menü değil beden dili okumaktır.
Fransa’da bir garsonun hızlı olmasını beklerseniz hayal kırıklığı yaşarsınız. Çünkü orada yemek sadece karın doyurmak değil, yaşamı........
© T24
