Netanyahu’nun alamadığı o yazıt İstanbul’a nasıl getirildi?
Diğer
17 Eylül 2025
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun -belli ki alamadığı için- içine çok oturan Siloam Yazıtı’na dair açıklamalarını duymuşsunuzdur.
Ayrıca yazıtın tarihçesine dair Nesim Şalom’un yazısından derlenmiş gayet güzel bir özet yer aldı T24’te.
O nedenle bu kısımlara dair bir tekrara düşmeden size yazıtın İstanbul’a getirilişini biraz detaylı anlatmak istedim. Malum, en sevdiğim konular…
Getiriliş hikayesine geçmeden Siloam Kanalı’nın başında bir öğrencisinin ayağının takılması sayesinde yazıtı bulan İsviçreli mimar Conrad Schick’in kendi kaleminden bu yazıtın ortaya çıkış hikayesini okuyalım:
(C. Schick’in yazıtı bulmasından hemen sonra, 1880 yılının Nisan ayında bir dergiye gönderdiği metinden. [1])
“Kısa bir süre önce, öğrencilerimden biri, su kemerinin güney yamacından aşağı inerken kırık kaya parçalarına takılıp suya düştü. Yüzeye çıktığında, kaya duvarında harflere benzeyen birtakım işaretler keşfetti. Gerekli malzemeleri alıp keşfini incelemeye koyuldum ve yeri iyice araştırdığımda, kaya duvarının doğu yanında, (güney) girişten yaklaşık 7-8 metre uzaklıkta, kayayı çevreleyen ve bir yazıt levhasını sanki çerçeveliyormuş gibi etrafı yükselmiş, çok düzgün ve düz bir yüzey buldum; bu levha çevresindeki yüzeyden yaklaşık 13 cm içeriye gömülmüş durumdaydı. Levha düz ve cilalı görünürken kayanın geri kalanı tamamen pürtüklü bırakılmıştı. …Kaya, levhanın üstünden zirveye kadar iki metre kadar yükseliyor ve tam karşısında, batı tarafında, levhayı yapanın lambasını koymuş olması gereken, kayaya oyulmuş bir niş bulunuyor.
Levha üzerinde 8 ya da 10 satırdan oluşan bir yazı var; harfler gerçekten çok küçük; ne yazık ki çok derin oyulmamışlar ve zamanla üzerlerini yavaş yavaş kaplayan silikat birikimi nedeniyle daha da belirsizleşmişler; kâğıt üzerine alınan bir “sıkma kalıp” bu yüzden çok yetersiz kaldı: bazı harfler renklerinin biraz farklı oluşu yüzünden hâlâ seçilebiliyor, ama bir baskı almaya elverecek kadar keskin yontulmuş değiller. Benim yargıma göre harfler Fenikecedir. …Yazıtlı levhayı açığa çıkarıp ona uygun şekilde erişebilmek için, havuzun içinden bir hendek açacak işçi çalıştırmak gerekir. Böylece su alçalacaktır.”
Evet, yazıt Schick tarafından bulunuyor ve kopyası alınmaya çalışılıyor. Alınıyor da…
Aradan on yıl geçiyor ve devreye tanıdık bir isim, bugün daha çok Kaplumbağa Terbiyecisi resmiyle tanıdığımız Osman Hamdi Bey giriyor.
Osman Hamdi Bey bu yazıtın bulunmasından, yani 1880 yılından bir yıl sonra Müze-i Hümayun’un (bugün İstanbul Arkeoloji Müzesi) başına getiriliyor.
Osman Hamdi Bey’in bu meseledeki önemi sadece yazıtın peşine........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein