Diğer

10 Temmuz 2025

“her şey olduğundan,
daha az
her şey daha çok”

- Paul Celan

Öyle bir zaman biriminde yaşıyoruz ki, hiçbir şey bize yakın değil. Bizim zamanlarımızda başka türlü düşünülmekte, yaşanmakta, insanlar arası ilişkiler sürdürülmekteydi. Normal olduklarını kabul ettiğimiz söylemler, yaşam biçimleri, yürütme ve yargı formları işlerlikteydi. Neyin ne şekilde yapıldığını az çok kestirebilmekteydik. Bugün ise bir sanatçı arkadaşımın birkaç yıl evvel bana sorduğu soruyu burada hatırlatırsam, bana “neden bugünkü genç ressamların birçoğu sürrealist resimler yapmakta?” diye bir sual yönlendirmişti. Ben de ona “evet ben de hafiften bu durumu gözlemlemekteyim” diye söylemiştim.

Bugün aradan birkaç yıl daha geçti. Bu durumun daha da katmerli bir şekilde sürmekte olduğunu düşünüyorum. Bilim-kurgunun, sadece sinemada değil gerçek-sonrası bir dünyada hüküm sürmekte olduğunu görebiliriz diye düşünüyorum. Zaten gerçek hayat bilim-kurgu gibi bir distopya içine saplanıp kalmış durumda sanki!

Çocukluğumuzda Peri masalları vardı. Bu masallarda iyiler ve kötüler vardı. İyiler hep kazanmaktaydılar. Bugün kafamızı kaldırıp da baktığımız yerden gördüğümüz tam da öyle durmuyor. Kötüler bazen kazandığı gibi geri bile gelebiliyorlar fantastik filmlerde olduğu gibi. Kötü suçlu son dakikada artık bitti derken birdenbire canlanıp tekrar saldırabilmekte. Geri gelen hayaletler gibi filozoflar da “hayaletlerden” söz edebilmekte. Nitekim J. Derrida 1993’de “Marx’ın........

© T24