menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Müjdat Gezen’le Kürek Çekmek-Silivri Yolculuğu...

205 17
22.06.2025

İstanbul Menekşe’den Silivri’ye kayıkla gidip oradaki altın kumsallarda kamp yapma hayali, Müjdat Gezen ile aramızda konuştuğumuzda içimize coşku ve heyecan salan, yüreklerimizi kıpır kıpır eden bir gençlik projesiydi.

Başlangıçta sadece düşlediğimiz ve imkânsız gibi gördüğümüz bu isteği zamanla gerçekleştirmeye ve romanlara konu olabilecek bir serüveni yaşamaya karar verdik. Gündelik sıkıntılara elveda deyip denize açılmak, hem zihnen hem de bedenen kendimizi iyi hissetmemizi sağlayacak ve “işte başardık” diyerek bizi gururlandıracaktı. Zira kayıkla yapacağımız onca uzağa gitme serüveni bize güçlü, dirençli, azimli ve sabırlı olmayı kazandıracak, insan gücüyle damıtılmış bir mücadelenin cesaretini, başarısını ve eşsiz keyfini hissettirecekti...

★★★

Hafif bir karayele dönen rüzgâr kısa süre sonra kesildi. Küreklerin sulara vururken çıkan sesi, ümitli, neşeli bir şarkıya benziyor, insanın içini ürperten ve ürküten kedere dair her şey kayboluyor, yerini mavi bir ümide, hasrete ve saf bir hayale bırakıyordu.

Kimi zaman belli belirsiz mavi köpüğe kesiyor, her yer kristal bir maviye dönüyordu; bu bambaşka, büyülü, uçsuz bucaksız ummanı zenginleştiren bir mücevher mavisiydi. Her yer maviye kesmişti. Maviye mi bakıyorum, yoksa dümdüz ve ısrarcı bir suda, dünyanın büyük yalnızlığının içinde kürek mi çekiyorum, bilemedim.

★★★

Semizkumlar’a yanaşınca şarkılar söyleyerek kayığı kumlara çektik.

Yumuşacık kumların üstünde bacaklarımızı açmak için sevinçle sağa sola koşup çadırımızı kurduk.

Şezlonglarımıza oturduk.

İki üç adım ötemizde uçsuz bucaksız mavilik uzanıyordu.

Bu mavilik bana çocukken Çanakkale’de dalış yaptığım boğazın sularını anımsatıyordu.

Yedi yaşına girdiğimde ikinci sınıfa geçerken, babamın tayini Çanakkale’ye çıkmıştı. O yıllarda Çanakkale’ye kara ulaşımı çok zordu. Eşyaları kamyonla taşımak mümkün değildi, ancak vapurla........

© Sözcü