Şu bizim Trump!
Sevgili okurlarım, tam iki hafta süren ve altı yıldan bu yana ilk kez kullandığım yıllık iznim bitti.
İki hafta önceki son yazımda demiştim... Bu süre içerisinde Türkiye’de ne olaylar olacak ve ben onları yazamayacak olmanın üzüntüsünü yaşayacağım... Gerçekten de öyle oldu.
Süre bitti, artık yine birlikteyiz demektir...
Ve adına Trump denilen adam yine başrole soyundu ve dünyayı yönetmeyi sürdürüyor.
Bu adamın adını ne zaman duysam sinir sistemim çöküyor, adeta çıldırmış gibi oluyorum...
Çünkü onun bir hakaret mektubu var ya, 1923 yılından bu yana Türkiye Cumhuriyeti böylesine ağır bir hakarete uğramamıştı.
Evet, şaka değil... Cumhuriyet tarihinin hem de devlet arşivlerine giren en büyük hakaret...
★★★
O mektubu yazan ABD Başkanı, dünyayı kendisinin yönettiğini iddia eden şımarık, ne oldum delisi bir ruh hastası.
Hakarete uğrayan ise Recep Tayyip... Sıfatı, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı.
Trump 9 Ekim 2019 tarihli resmi mektubunda bizimkine baba nasihatleri veriyor ve şöyle diyordu:
-Sert adam olma.
-Gerekirse Türkiye’nin ekonomisini mahvederim.
-Aptal olma.
-Papazı (İzmir’de tutuklu olan Rahip Brunson’u) senden alacağım.
Bunlar yenilir yutulur lokmalar değildi ama bizimki hiçbir şey yapamadı.
Haddini aşan o adama sözlü veya yazılı yanıt vermesi mümkün olmadı.
Bu şımarık adamla arası şimdi düzelmiş görünüyor. Zaten düzelmesi gerekiyordu çünkü ABD,........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon