Mutlu iki kişiden biri kim, çıksın ortaya!
TÜİK’in yayınladığı Yaşam Memnuniyeti Araştırması yeni bir tartışmayı başlattı. İktidardan her fırsatta pembe gözlükle “Zor günler geride kaldı” mesajları gelse de anlaşılan o ki, bu söylemler halkta pek de karşılık bulmamış. Çarşı pazarın enflasyonunun pek farkında olmayan TÜİK’e göre bile ülkedeki mutluluk oranı düşüşte. Milletçe en önemli özelliklerimizin başında kanaatkar olmamız, fedakar olmamız gelir. Sıkarız dişimizi en zor günlerde. Sofradan eksiltiriz, çocukların künyesini, küpesini satarız yine de sonuna kadar sabrederiz. Ama o sabır taşı da artık çatladı çatlayacak. Mutlu olduğunu söyleyenlerin oranı 2023 yılında R,7’yken geçen sene bu oran 3,1 puan azalarak I,6 indi. TÜİK’in bardağının dolu tarafından bakarak yazalım yazımızı... “Bu ülkede iki kişiden biri mutlu!” Peki, kim o mutlu kişi? Lütfen çıksın ortaya. Zira ben bu eldeki verilerle o mutluluğa yaklaşamıyorum.
★★★
Mutluyum diyenlerin oranı en çok 45-54 yaş grubunda (7,1 puan), ardından da 35-44 yaş grubunda (5,1 puan) azalmış. Aktif olarak çalışan, büyük ihtimalle evli ve çocuklu olan kesim bunlar. Yani ülkenin temel yapı taşı. Yükün sırtına bindiği, çalışıp primini ödeyen, ülkeyi kalkındıran, ülkenin refahını borçlu olduğu grup. Hayatından en çok eksilenler de aslında tam da onlar. Tarihimizin en uzun ekonomik krizini yaşıyoruz. Bu süreçte herkes kendi şartlarına göre yoksullaştı. Herkesin alım gücü kendine göre düştü. Maslow’un ihtiyaçlar piramidi teorisinde insanın kendini gerçekleştirmesi için gereken basamaklar sıralanır. Biz 35-54 yaş grubu o piramidin “Beslenme, Barınma ve Dinlenme”den oluşan en alt seviyesinde kaldık. Dünyanın en yüksek gıda enflasyonu yüzünden karnımızı doyuramaz hale geldik. Tasarruftan değil,........
© Sözcü
