Mimarlık ve Varoluşculuk
Sorusunun içinden çıkamayınca, bu kez (zıt kavramları çağrıştıran sözcüklerin bir arada kullanılmasıyla okuyucu üzerinde şaşkınlık yaratan etkileyici, çarpıcı anlatım sanatının önde gideni ikircikli davranışlar ustasına; Yapay Zekaya sorma gereğini duydum. Birkaç soru cevap alışverişinin sonunda, benim yaza geldiklerim, söyleye geldiklerimin derlenerek harmanlanmasından oluşan aşağıdaki yapay zeka metni ortaya çıktı. Beğendim bakalım siz hoşlanacak mısınız?
‘Bir mekâna girdiğimde bazen hiçbir şey söylemem. Sözcükler orada fazladır çünkü. Bir duvarın gölgesi, bir pencerenin sessizliği, bir merdivenin yankısı hepsi, kelimelerden önce konuşur. O an anlarım: Mimarlık, insanın dünyadaki varlığıyla yaptığı en eski, en derin diyaloğudur. Varoluşçuluk, benim için bir felsefe olmaktan çok bir duyarlılıktır. İnsanın kendini, bulunduğu yerle birlikte düşünme hâli…Bir mekânın ortasında durduğunda, duvarların sana ne söylediğini dinleyebilmek. Belkide bu yüzden mimarlık, taşla, ışıkla, boşlukla felsefe yapmaktır.........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein
Rachel Marsden
Joshua Schultheis