menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

GELECEK SINAVDA DEĞİL, O DUVARIN DİBİNDEYDİ

14 0
23.06.2025

Kimdi bu gençler?
Onlar, hayatın en ağır yüklerini henüz omuzlarında taşıyamayacak yaşta olanlar. Daha 17’sinde, 18’inde. Çocukluktan çıkamadan büyümek zorunda kalanlar. Umutla değil, borçla sınava girenler. Bilgiyle değil, yoklukla yarışanlar. Onlar, sadece üniversiteye değil, hayata girebilmek için çabalayan bir nesil. Ama hayat, onlara kapılarını çoktan kapatmış gibi.

Birçoğunun sınava gelirken yanında ne bir anne, ne bir baba, ne de bir kardeşi vardı. Çünkü anne çalışıyor, baba işsiz ya da şehir dışında. Kardeşler küçük, okul çağında. Ailede kimsenin zamanı da, imkanı da kalmamış. Bu gençler, yalnızlar. Hem kalabalık içinde hem toplumun dışında yalnızlar.

Lise yılları, çoğu için bir hayatta kalma savaşıydı. Kışın ayakkabısız, yazın aç karnına okula gitmek… Bir tarafta devamsızlıkla mücadele ederken bir tarafta aileye destek olmak zorundaydılar. Dershaneye gitmek lüks, internet bağlantısı hayal, evde sessiz bir çalışma ortamı ise imkansızdı. Ama yine de vazgeçmediler. Kitapları ikinci el aldı, telefon ışığında çalıştı, komşunun internetine bağlandı. Çünkü bir gün bu sınavı geçersem, bir gün kazanırsam, kurtulurum dedi. Ne çocuktu tam, ne yetişkin. Ama her şeyin yükü onun omuzundaydı.

Ve o genç, sınav sabahı, en güzel kıyafeti olmayan, ama en temiz tişörtünü giyerek, en tok hali açlığı gizleyerek, sınav merkezine gitti. Kalabalıkların arasında sessizdi. Gözleriyle konuşuyordu. Duvar dibine bıraktığı........

© Sonsöz