Geçim Sıkıntısı ve Emeklilerin Yaşam Mücadelesi
Son haftalarda nereye gitsem, kiminle sohbet etsem konu hep aynı yere geliyor.
Sosyal yaşamda, iş ortamlarında, radyonun önünde, takside, markette, kahvede…
Gerek esnaf gerekse çalışan herkes neredeyse aynı cümleyi kuruyor:
“Geçinemiyoruz…”
Sokakta karşılaştığım genç bir çalışan, “Abi maaş daha cüzdana girmeden bitti,” diyor.
Bir taksici akaryakıt fiyatlarını söylerken direksiyonun başında bile içten içe hesap yapıyor.
Bir esnaf dükkânın önünde “Kiraya zam geldi, bu ay nasıl olacak bilmiyorum,” diye içini döküyor.
Ama en çok anne ve babaların yüzündeki yorgunluk dikkatimi çekiyor.
Bugün bu ülkede temel beslenme bile ciddi bir mücadele hâline geldi.
Pazara giden aileler artık “Ne alalım?” değil, “Hangisini alamayalım?” diye düşünüyor.
Sebze ve meyve fiyatları öyle yükseldi ki, insanlar filelerini doldurmayı bırakın, yarısını bile tamamlamakta zorlanıyor.
Bir tencere yemeği iki güne yaymaya çalışanlar, sofrayı sadeleştirmek zorunda kalanlar, çocuğuna meyveyi haftada bir kez verebilen aileler var.
Ve daha acısı…
Artık çocuğunun okul çantasına bir kap yemek koymakta zorlanan aileler var.
Eskiden sıradan bir rutin olan beslenme hazırlamak, bugün birçok anne ve baba için endişenin adı hâline geldi.
Kimisi evdeki giderlerden kısıp küçük bir öğün koyabiliyor, kimisi “Bugün idare et” demek zorunda kalıyor.
Emekliler için de tablo çok farklı değil…
Hayatlarının son dönemlerinde biraz huzur ararken, bugün aldıkları maaşın........





















Toi Staff
Gideon Levy
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein