menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Gazi Mustafa Kemal Paşa ve 102. yaşındaki İzmir Kadınlar Kongresi

16 1
friday

"Tarih; kralların, generallerin çiftliği değil, milletlerin tarlasıdır. Her millet geçmişte bu tarlaya ne ekmişse, gelecekte onu biçer."
Voltaire

Millî Mücadele yoksulların zaferiyle sonuçlanmış ve ikinci aşamaya geçilmiştir. Türk toplumunu çağdaş uygarlık düzeyine erişmekten alıkoyan bütün engelleri ortadan kaldıracak olan devrimler birbirini izleyecektir. Çok önemli ve çok kritik ve aynı zamanda pek de nazik olan bu dönem için gerekli ortamı hazırlamak, memleket çapında toplum katmanlarını aydınlatmak, bilgilendirmek ve genel eğilimlerin nabzını tutarak bir strateji saptamak ve giderek derinleşecek olan siyasi mücadelelerde kendisine olan desteği tahkim etmek ve örgütlemek ihtiyacı duyan Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi ve Başkumandan Gazi Mustafa Kemal Paşa 14 Ocak 1923’te Ankara’dan otuz yedi gün sürecek bir seyahat için yola çıkar.

Mustafa Kemal Paşa’nın Batı Anadolu Gezi Rotası
Harita, Mülkiyeli grafik sanatçısı İbrahim K. Dinç tarafından çizilmiştir. Kendisine şükran borçluyum.

Yolculuk boyunca yapılan toplantılarda Gazi Paşa’nın mesajları kritiktir. Bu seyahatte esas olarak toplantılarda konuşulan iktisadi hayat ve İzmir’de toplanacak olan Türkiye İktisat Kongresi konuları; Lozan görüşmelerindeki gelişmeler ve o gelişmelere Ankara’nın yanıtları ve kurulacak olan Halk Fırkası’na dair hususlar tartışılmıştır. Gazi Paşa’nın anlattıkları, 17 Şubat 1923 günü İzmir’deki Türkiye İktisat Kongresi’nin açarken yapacağı uzun konuşmanın da ipuçlarıdır.

Türklerin tamamen bağımsız ve modern bir ulus devlet olma iddiaları, Lozan’da eşit muamele görme talebi ve Gazi Paşa’nın 1923 başındaki batı Anadolu seyahati esnasında Türkiye’yi modernleştirmek için radikal tedbirler alma vaatleri arasındaki paralelliği gözlemlemek çok ilginçtir. Seyahatin on dördüncü gününde İzmir’e ulaşılmıştır.

“Üçüncü defa buraya girdiğim zaman ki hissiyat evvelki hissiyat ile gayri kabili mukayese bir halde ve mahiyette idi. İzmir’i arkadaşlarımla beraber şarktan gelen yol üzerinde, Belkahve ve sırtlarından seyrettiğim zaman İzmir’in güzel limanı itilaf devletlerinin harp gemilerile dolu, sokakları henüz düşman ayaklarile çiğneniyor, top, mitralyöz ve tüfek sedalari için tınlıyordur. Birgün sonra idi ki, bizzat içeriye girdik. Hâlâ şehrin cenup tarafında toplar patlıyor ve zavallı insanlar buranın iyi insanları düşmanın mutazarrırı bulunuyordu”.

Gazi Paşa, Validesi Zübeyde Hanımın Kabrinde
Kaynak: Serdar Şahinkaya Arşivi

“Geçen ve tarihe kavuşan tarzı idarenin son zamandaki ismi ve şekli, meşrutiyet idaresi idi. Veya ‘saltanat’ idi ve daha evvelki ismi de mutlakıyet idi. Yalnız beş altı yüz sene değil bütün Türk tarihini karıştırdığınızda her zaman memleketi harabiye sevk eden ve milleti hiçbir zaman kendi saadeti ile iştigale müsaade etmeyen serseri bir idare idi ve o idare tesis ettiği devletleri tarihe tevdi etmek mecburiyet ve mahkumiyetinde kalmıştır. Halbuki bugünki tarzı idare ki milletin hâkimiyetini bilâkaydüşart kendi uhdesinde bulunduruyor. Milletin mukadderatını şunun bunun elinde değil, kendi elinde tutuyor”.

10 Eylül 1922, Gazi Mustafa Kemal ve Fevzi Paşalar ile Yaver Salih Bozok İzmir’de.
Kaynak: Serdar Şahinkaya Arşivi

İzmir 3 Şubat 1923. AA.

Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretleri dün (2 Şubat) saat iki buçukta İktisat Kongresi için ihzar edilmekte (hazırlanmakta) olan eski Gümrük binasında halk ile hasbihalde bulunmuşlardır. Konferans salonuna dolduran kadın – erkek samiin (dinleyicinin) miktarı beş – altı bini mütecavizdi.

Mustafa Kemal Paşa İzmir İncir Han’da kadınların ağırlıkta olduğu topluluğa hitap ediyor.
2 Şubat 1923
Kaynak: Ahmet Gürel Arşivi

Her şey kadının eseridir.

“Kudreti fatıra, insanlar iki cins olarak yaratmıştır. Bunlar yekdiğerlerinin lâzım ve melzumudur (lüzumlu olanıdır) Hazreti Adem’le Hazreti Havva’nın nasıl yaratıldığına dair nazariyat mütehaliftir (birbirine uymaz) bunlardan bahsetmeyeceğim. Ondan sonraki devirlerden ibtihar (başlayacağım) edeceğim. Şuna kani olmak lazımdır ki, dünya yüzünde gördüğünüz her şey kadının eseridir. Nitekim hepimiz pâdişahlar hakkında mevhum telakkiler besliyorduk, bunlar validelerimizin verdiği sakim telkinatın neticesi idi. Bir heyeti içtimaiyye, cinsinden yalnız birinin asri icapları iktisap etmesiyle iktifa ederse, o heyeti içtimaiyye yarıdan fazla zaaf içinde kalır. Bir millet terakki ve temeddün etmek (medenileştirmek) isterse bilhassa bu noktayı esas olarak kabul etmek mecburiyetindedir. Bizim heyeti içtimaiyyemizin ademi muvaffakiyetinin (başarısızlığının) sebebi kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz tekasül (ilgisizlik) ve kusurdan neşet etmektedir.

İnsanlar dünyaya mukadder oldukları kadar yaşamak için gelmişlerdir. Yaşamak demek faaliyet demektir. Binaenaleyh bir heyeti içtimaiyyenin bir uzvu faaliyette bulunurken diğer uzuv atalette olursa o heyeti içtimaiyye meflûçtur (Felç olmuştur)."

Kaynak: Yaşar, Aksoy (1991). Kurtuluş Savaşı Işığında İzmir İktisat Kongresi (17 Şubat 1923). s.70. Maya Matbaacılık,........

© soL


Get it on Google Play