Her seçimde şaşalı zaferlere alışan siz neden kaybettiniz? Sorgulamaya Osman Bey’den başlayın!
31 Mart Mahalli İdareler seçiminin bütün ülkede henüz kesin sonuçları açıklanmamışken alınan sonuçlar kamuoyunu, Cumhur İttifakı paydaşlarını ve yandaşlarını oldukça şaşırttı.
AK Parti'nin oy oranı teknik olarak yüzde 35,48 düşmüş gibi görünse de birçok yerde ittifak ortağı Milliyetçi Hareket Partisinin seçmeninin yönlendirilmiş oy oranını hesapladığımızda AK Parti'nin tekil oy oranı yüzde 29 veya yüzde 28’lere kadar düşüyor.
Yazılarımı takip edenler bilirler, özellikle bu seçimde yükselen ulusalcılık vurgusu yaparken, diğer yandan emeklilerin pür melal hallerini görmezden gelen bir siyasi oluşum haline gelen iktidarın sandıkta beklediğini alamayacağını.
Bunun yanı sıra ana muhalefet partisinin siyaset oyunun içine birçok enstrüman ve aktör katarak sahneye çıkacağını, uzlaşılar ve ittifaklar ile sandığa gideceğini belirtmiştim.
Bölgecilik, kent uzlaşısı, bunların başlıcalarıydı. 31 Mart gecesi, yaşadığım ilin ve ilçenin caddelerinde yürürken, gördüğüm güzellik, uzun bir süre sonra kazananın zafer kutlamasıydı. Yine kazanmaya alıştırılmışların yine yıllar sonra ilk defa şahit olduğum mağlubiyet öfkesi demeyeceğim, bir ilçe siyasi parti teşkilatının kapısında -kazananlar eğleniyorlar diye tanımadığı insanlara galiz küfürler eden- mağlubiyet çirkefliği, geçen yıllar içinde siyasetin kutuplaştırmasına en güzel özeti oldu.
Üstüne üstlük buna adaylık şartlarının hukuki prosedürü iyice araştırılmadan adaylığına ses çıkarılmayan, Dem parti Van belediye başkanı adayının kazandıktan sonra mazbatasının verilmeyeceğinin ilan edilmesinin üzerine, terör örgütü tarafından çağrı yapılması üzerine ülkenin çeşitli kentlerinde sokak olaylarının başlatılması. Bu yanlışın yine ilgili merciiler tarafından yanlış yapılarak geri adım atılması kamuoyunda derin bir iz bıraktı.
Vatandaşın aklına takılan soruyu bende sorayım: Bu kişi aday olma şartlarını yerine getirmiyorsa, adaylık için onay veren kurum veya yetkili için bir yaptırım uygulanacak mı? Bu kişinin seçimi kazandıktan sonra terör örgütüyle bağı video kayıtlarıyla kanıtlandıktan sonra tekrar neden mazbata verildi? Seçmenin iradesini korumak kadar Devletin itibarını korumak için aday Van’da yeni bir aday belirleme ile başlatılan seçim süreci tekrarlanarak yeni bir seçim yapılamaz mıydı?
Kayyum atamak demokrasilerde bu gibi durumlarda seçmen ile Devlet arasındaki uçurumu derinleştirir. Amaç Dem partisi seçmenini ve diğer kentlerdeki sempatizanlarını sokağa çıkarıp iç huzursuzluk çıkarmak mıydı? Etno-milliyetçilik üzerine politika üreten Dem partiseçmeninin büyük bir bölümünü terörize edebiliyorken bu insanların sokaklara çıkıp, Vandal ve barbarca araçları, evleri taşlamaları. Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğine ve de kamu mallarına zarar vermeleri için ellerine sürekli bahane vermek ne demektir?
Aynı partinin, fikir dünyası terörizmle yoğrulmuş birçok milletvekilinin seçim önü konuşmalarında sözüm ona “Halkların Kardeşliği” ve “Demokrasi” söylemleri, seçmenini sokağa çağırdığında ise şiddetle Devlet karşıtlığı çağrıları, şahit olduğum kadarıyla birçok yurttaşın tepkisini çekmektedir.
Şimdi gelelim neden kaybettiğinize, kime hesap soracağınıza!
Ulaştırma ve Habercilik Bakan yardımcısı Osman beyden, İBB başkan adayı Murat beye. Kocaeli ve diğer illerdeki aday belirleme politikanızdan, (çok yakından takip ettiğim........
© SiyasetCafe
visit website