Yüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi
“Gerçek vatanseverlik bazen insanın bir zaman yaptığına tamamen zıt bir şeyi başka bir zamanda yapmasını gerektirir. Bu iki durumda da onu yönlendiren aynı duygudur: Doğru olanı yapmak.”
ABD’de Konfederasyon ordusu komutanı General Robert E. Lee, 1865 tarihinde General P. G. T. Beauregard’a mektubunda böyle yazmıştı.
Ona göre insanın eylemlerini yöneten koşullar değiştiğinde, davranışlar da eşyanın (şeylerin) bu yeni düzenine uymalıydı.
“Tarih bunun örnekleriyle doludur” diyordu Lee ve ekliyordu: “Washington’un kendisi buna bir örnektir. Bu nedenle dünya tarafından kınanmamış, aksine izlediği yol alkışlanmıştır.”
Biz de bugün yeni bir durumun içindeyiz ve eşyanın yeni düzeninin gereklerini konuşuyoruz.
PKK’nın silah bırakması sadece şiddetin tasfiyesinden ibaret bir gelişme değil. O aynı zamanda yüz yıllık bir hatanın telafisini, bize yüz yıl boyunca ağır bir maliyetler ödeten bir günahı omuzlarımızdan atmak için yolun tamamen açılmasını ifade ediyor.
Bunun sosyal, siyasi veya anayasal sonuçlarının neler olabileceğini bugünden öngörmek kolay değil. Ama kırılanı yapıştırmanın ve Türklerle Kürtleri birlikte hapseden son duvarların da yıkılmasının hayırlı olacağını gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz.
Artık sadece Kürtlerle Türklerin değil, tüm çeşitliliğiyle ülkenin önünde, geleceğe beraberce güven içinde bakmaya elverişli geniş bir ufuk var.
Özellikle de Türkiye’nin küresel ve bölgesel gelişmeler karşısında kendisini tehdit altına hissettiği bir zamanda bunu yaşıyor olmak çok değerli.
Bugünlerin tarihi yazılırken her kesimden, her soy, inanç ve siyasi görüşten düğümü çözmek için mücadele eden isimler anılacak.
Ancak bu çözümün bir kahramanı daha var ki onu çok daha özel olarak anmak gerek. Çünkü meselenin çözüm zamanının geldiğini en net biçimde gösteren çıkış ya da dengeleri net biçimde değiştiren hamle ondan geldi.
Türk milliyetçiliğinin sembol hareketinin lideri olan ve tüm hayatını bu yola vakfeden bir siyasetçi ve aynı zamanda Cumhur İttifakının ortağı olarak MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Öcalan’a yaptığı tarihi çağrı, yakın geçmişte yaşanan ama tamamına ermeyen çözüm girişiminin gölgesindeki statükoyu aşacak ciddi bir ağırlık noktasını denkleme dahil etti.
Kimsenin beklemediği yerden gelen bu güçlü destek bir tür “şok terapi” etkisi yaptı ve sürecin sahiciliğini........
© Serbestiyet
