menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Özgürleşmeyi müziksiz bırakmayalım!

8 1
26.03.2025

Ülkenin her tarafında milyonlarca insan, bu baskı atmosferinin içinde bir yolunu bulduk ve yeniden kazan kaldırdık. Gezi İsyanı ile bugünkü arasında farklar olsa da, büyük ölçüde benzer bir mümkünün kıyısında eyliyoruz.

Yürüyüşleri dizginlemek için öncü sosyalistleri gözaltıyla oyalıyorlar, gençleri ve örgütlü insanları tutuklayarak korku salmaya çalışıyorlar. Bu da alandaki politik bilinç düzeyini etkiliyor. Eylemin niteliği ile eylemcilerin bilinç düzeyi arasındaki kritik farkı kapatmak zorlaşıyor. Bu, kitle içerisinde bilinç yükseltme konuşmalarına ve ileri sloganların hegemonyasının kurulmasına ihtiyaç var. Ve elbette bunu kurmak için ses cihazlarına. Gezi İsyanı günlerinde her birimizin ve eylemlere katılan herkesin dönüşümüne şahit olmuştuk. İsyan ve direniş alanları bu anlamda bir okul olarak görülmeli. Öncülerin kitleden öğrenerek aynı anda öğrettiği, bu etkileşimin araçlarını geliştirdiği bir zemini inşa edebilmek oldukça önemli. Bu anlamda dövizler epey iş görüyor. Eylem için döviz hazırlamak tüm eylemcilerin........

© sendika.org