menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Mahşer Üçgeni

19 0
12.06.2025

Geçtiğimiz haftalarda İsrail ile ABD arasına kara kedi girdiği hakkında bazı yazılar çıkmış özellikle İsrail karşıtı sosyal medya hesapları bunları allandıra ballandıra çevirip durmuştu.

Esas itibarı ile Başkan Trump’ın Körfez ülkelerine yaptığı ziyarete Kudüs’ü almamış olması ana başlığı oluşturuyordu. Oysa, Trump başkanlık görevini üstlendiği Ocak 2025’ten sonra, Beyaz Saray’da ilk Netanyahu’yu ağırlamış, Biden yönetimi tarafından dondurulmuş silah sevkiyatlarına yeşil ışık yakmıştı.

Gerçi Başkan Trump, eskilerin deyimiyle nevi şahsına münhasır bir kişi ve doğal olarak yönetim şekli de öyle. Kendisinden kestirilemez hareketler görmek, ‘dilin kemiği yok’ misali beyanlar duymak şaşırtıcı değil. Netanyahu ile, Demokrat başkanlar Obama ve Biden’la olan ilişkilerden daha sıcak bir temas kurduğu bir gerçek. Ancak, ikinci başkanlık döneminde, ilkine göre daha değişik bir durum söz konusu!

Trump, kendisine göre, ülkesinin çıkarlarını gözetmeyi öne almış durumda. Ülkesinin başka ülkeler ve uluslararası kuruluşlar tarafından istismar edildiğini düşünüyor ve ona göre hareket ediyor. Tabii ki bu da kendisini sık sık boşluğa düşürüyor.

Başkanlığının ilk haftalarında başlattığı Kanada’yı ABD sınırları içine katma, Grönland’a talip olma, ticaret savaşları mevzuları, Ukrayna-Rusya savaşında Putin’e sempati ile yaklaşması ve Zelenski’nin üzerinden Ukrayna halkını........

© Şalom