menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Tevhide Ulaşmada Fiil, İsim, Sıfat, Şuûn ve Zât Formülü-2

9 0
08.11.2025

Bu bölümde de isim, sıfat ve şe’n kelimelerinin ıstılahi manalarını tespit etmeye çalışalım.

İsim bir mananın nefsine delalet eden lafızdır. Bu isim delalet ettiği mananın zatı ile kaimdir. [1] Yani Zeyd kelimesini ayakta tutan Zeyd’in varolmasıdır. Zeyd yoksa, Zeyd kelimesinin hiçbir manası yoktur.

Sıfat ise, zatın bazı hal ve durumlarına delalet eden isimdir. Kısa, uzun, akıllı gibi. Bu sıfat, o sıfatla nitelenen mevsuf için lazımi bir emaredir.[2] Sıfat ta kişinin varoluşuyla vardır veya onun zatıyla kaimdir. Zatın dışında bir varlık değildir. Rahim isminin sıfatı rahmettir, kadir isminin sıfatı kudrettir. Risale-i Nur’da ismin şua’ya sıfatın levn/renge benzetilmesi, isimlerin Cenab-ı Allahın fiili tasarruflarının bir ünvanı olmasına, sıfatında bu fiili tasarrufattan doğan vaziyet ve duruma işareten benzetilmiş gibi görünmektedir.

Risale-i Nur’da şe’n kelimesi kabiliyet manasında kullanılmıştır. Bediüzzaman hazretlerinin şe’n kelimesine kabiliyyet manasını vermede çıkış noktalarını tespit edebilmek için, Kur’anda geçen şe’n kelimesinin tefsirine bakmak icap edecektir.

Şe’n, kelime açısından hal, durum ve emir manalarına gelmektedir. Kelimenin ıstılahi manasını tespit için Rahman suresinde geçen şe’n kelimesine bakmak gerekmektedir. Cenab-ı Allah Rahman suresinde şu şekilde buyurmaktadır. يَسْـَٔلُهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ كُلَّ يَوْمٍ هُوَ ف۪ي شَأْنٍۚ ‘Göklerde ve yerde bulunanlar, (her şeyi) O'ndan isterler. O, her an yeni bir ilahi tasarruftadır.’ (Rahman, 55/29)

Zemahşeri ayetin sebeb-i nüzulu ile alakalı bir rivayeti şu şekilde aktarmıştır; ‘Bu ayet Yahudiler hakkında nazil olmuştur. Çünkü onlar şunu iddia etmişlerdi; ‘Allah cumartesi günü bir şey yaratmaz.’[3]

Burada şe’n kelimesinin manasını en iyi şekilde tespit edebilmek için, ayetin içerisindeki konteksine bakmamız gerekir. Ayette, göklerde ve yerde varolan bütün mahlukların, bütün istek ve ihtiyaçlarını lisan-ı kal veya lisan-ı hal ile Allah c.c. dan istedikleri ifade edilmektedir. Cenab-ı Allah bütün bu istek ve ihtiyaçlara her gün/her an cevap vermektedir. Ebu Derda’dan rivayet edildiğine göre Resulullah (s.a.v.) ayetteki şe’n hakkında ‘Bir günahı affetmesi, bir sıkıntıyı gidermesi, bir kavmi yükseltmesi, başka bir kavmi de alçaltması onun şe’nindendir.’ buyurmuştur. İbni Ömer ise rivayeti şu şekilde........

© Risale Haber